allah evrenin içinde mi

entry7 galeri
    6.
  1. imam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: 
    Allahü teâlâ, zamanlı, mekânlı, cihetli değildir. Bir yerde, bir tarafta değildir. Zamanları, yerleri, yönleri O yaratmıştır. Cahiller, Onu Arş’ın üstünde veya yukarıda gökte sanır. Arşı da, yukarısını da, aşağısını da O yaratmıştır. Sonradan yaratılan bir şey, kadim [ezeli] olana yer olamaz. Allah, madde, cisim ve hâl değildir. Benzeri, ortağı, zıddı yoktur. Bildiğimiz, düşünebileceğimiz şeyler gibi değildir. Nasıl olduğu anlaşılamaz, düşünülemez. Hatıra gelen her şey yanlıştır. O kâinatın ne içinde, ne de dışındadır. içinde, dışında olmak, var olan iki şey arasında düşünülür. Halbuki kâinat, hayal mertebesinde yaratılmıştır. Hayal mertebesindeki âlemin devamlı var görünmesi, Allah’ın kudreti ile oluyor. (mektubat)

    peki hayal mertebesi de ne ola ki?

    hatırlarsanız geçen yıl cern araştırmacıları bir açıklama yapmıştı. ne demişlerdi kısaca açıklayayım. bilim insanları, evrenin neden ortaya çıktığı anda kendini yok etmediğini bulmak için madde ve anti madde arasındaki farkları araştırdıklarını ve farkın şaşırtıcı şekilde olmadığını, simetrik olduğunu söylemişlerdi. yani Evren aslında var olmamalı ama görünürde var.

    işte hayal mertebesinin açıklaması budur. Alem var görünüyor ama baki olan Allah bu fani alemin durumunu bize gerçekmiş gibi gösteriyor.

    Hiçbir ilim, hiç bir müşahede ve hiç bir marifet, ALLAH’ı (Şanı En Yüce) bulamaz. Gözlerin gördüğü, kulakların işittiği ya da hatıra gelen ne varsa, ALLAH’ın gayrısıdır. O, değildir. O’nunla alaka kurmak, başkasıyla alaka kurmaktır. (mektubat 38. mektup)
    4 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük