bugün
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması9
- embesil yazarlar8
- en nefret edilen yazarlar9
- şampiyonluk için yanak okşatmak46
- sevdiğiniz sözlük yazarları13
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin15
- kaç yaşındaki insan evde kalmıştır14
- keesuzaadefool8
- anın görüntüsü17
- larisalisa21
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- sütyen takmaktaki inanılmaz mantık hatası9
- aç karnına poğaça yemek11
- karşı cinse giyim önerileri14
- otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin zamlanması20
- jose mourinho29
- nişanlı kalmanın saçma olması8
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım13
- en dindar özelliğiniz37
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi29
- chat sitesi kurmak9
- yaz aşkı varda kış aşkı neden yok11
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı27
- doğum gününde hatırlanmamak19
- düşün ki o bunu okuyor8
- en taşaklı kızların bizim sözlükte bulunması16
- en havalı erkek meslekleri16
- her erkeğin unutamadığı bir kadın vardır10
- burçlara inanmak9
- kezo dili ve edebiyatı8
- zall beceremiyorsan bırak git24
- sözlüğe yeni gelen masum erkek12
- bugün hangi kadın yazara ne diksem15
- hayatınızda kaç kere reddedildiniz19
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması14
- sözlük erkeklerini evire çevire pataklamak8
- şort diken müzisyen motorcu uzun boylu yazar11
- icardi1905 ile jakuziye girmek10
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak17
- ali koç9
- günahların takımı galatasaray13
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu20
- bir erkekle kız arkadaş olabilir mi sorunsalı8
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz11
- bik bik için diktiğim şort21
- toplu taşımalardaki müzisyen sorunsalı8
- üstteki yazar gözünde nasıl canlanıyor13
- icardi19058
- piknikçi grubun varoş olduğunu anlama yolları15
- kızların mesajlara geç cevap vermesi16
Merhaba. Nasılsın? Gününün her anlamda aydın olmasını umuyorum. Biraz vaktini alacağım müsadenle, bence konu hakkında yetersiz bile olsa da senin için belki biraz uzun olabilir bu mesaj. Tahmin ediyorum ki sabah kahvaltını yapmışsındır. Yahut gün içinde midenin hayıflanmasını bastırmak adına alelade birkaç şey atıştırmışsındır. Muhtemelen de fiziksel olarak sağlıklı bir uyku da geçirmişsindir dün gece. Belki sürdüğün hayata dair düşünceler, yaşamsal sancılar dışında başka pek bir şey alıkoymamıştır seni uykundan. Ama yine de göz kapaklarına biriken yorgunluğu yastığına akıtabilmişsindir. Nabzın çok da fazla çırpınmamıştır mesela gün içinde. Düzen içinde koşuştururken belki bir kuple telâşlanmıştır yüreğin de seninle. Sonra biraz soluklanıp dinginleştirmişsindir onu da düşüncelerinle beraber bir köşeye yaslayıp. Sanırım bu yahut buna benzer tandanslarda geçiyor günün.
Muhakkak ki bilirsin açlık grevlerini, bilmeyen olsa da elbet çalınmıştır bir yerlerden kulağına. Naçizane en özne haliyle açıklık getirmek gerekirse açlık grevi; zaten hakkın olana kavuşabilmek adına, bu yolda düzenlenen bir tören gibidir. Tüketmemenin şenliğidir. Bundandır ki açlık grevinde mide hayıflansa da, çok çeşitli baskı ve hatta işkenceye maruz kalınsa da her daim talepler, umutlar baskın gelir. Ama mesela kahvaltı yoktur. Yahut açlığını idareten bastırmak için alelacele midene tıkıştırabileceğin şeylerin de yoktur. Bir noktadan sonra aşırı kayıptan dolayı vücudun deyimi yerindeyse erimeye başlar. Başını yastığa koyduğunda kemiklerin sana batmaya, kendi kemiklerinin sızısından uyku sana uğramamaya başlar. An be an ölüm salınır başucunda, bir de hakkın olduğu halde erişebilmek adına canını kattığın taleplerin. Şakağında birikmiş düşlerinle bir olup hem umudu büyütürsün küçülen bedeninde, hem de ölümü ağırlarsın odanın ağır havasında. Hele bir de tutsaksan..
Nabzın bozulmaya her an hazır ve nazır bekler nöbette. Yüreğinin ritminden sebep yorulmanın sevdasını çekersin. Çıldırtan dengeyi hissedersin göğüs kafesinde. Her gecenin karanlığına bata çıka güzelliği düşler, sonra kendini kendin omuzlayarak taşırsın şafağa.
Çok değil, bir nebze avuçlarına taşısan bu hisleri sen de bir parça olacaksın onlara. Nuriye ve Semih bu zincirin ne ilki, ne de sonu olacaklar. Ancak onlar bu zincirde bir halka oldu. Sadece onlar için değil; Belki farkında olmadan sessiz kaldığın, rastlaşmadığın, bir yerlerde haksızlığa karşı "onurumuz candan önce" diyen herkes için. Yeryüzünde süresiz açlığından, giderek azalan nabzından, ölümden bile güzel şeyler çıkartabilen herkes için; Senin sesin gerekli. Hak mücadelesinde nefeslerini davasına siper etmiş herkes için senin soluğun gerekli.
Bunları yazıyorum çünkü ben naçizane hissedebildim bu eşsiz güzelliği. Ve isterim ki sen de bilesin nişane gibi onurun, güzellik sevdasıyla kuşatılmış bir açlığın erdemini. En önemlisi insan olabilmek adına bunun gerekliliğini. Ve anlamak sesinle, soluğunla "Ben de varım!" diyebilmeyi.
Yaşam gailen içinde başını göğe kaldırıp bir an olsun açlıktan doğan mucizeleri zihninde parlatman ve ses verip bir parçası olman dileğiyle. Bak, bu kez rastlaştın..
Muhakkak ki bilirsin açlık grevlerini, bilmeyen olsa da elbet çalınmıştır bir yerlerden kulağına. Naçizane en özne haliyle açıklık getirmek gerekirse açlık grevi; zaten hakkın olana kavuşabilmek adına, bu yolda düzenlenen bir tören gibidir. Tüketmemenin şenliğidir. Bundandır ki açlık grevinde mide hayıflansa da, çok çeşitli baskı ve hatta işkenceye maruz kalınsa da her daim talepler, umutlar baskın gelir. Ama mesela kahvaltı yoktur. Yahut açlığını idareten bastırmak için alelacele midene tıkıştırabileceğin şeylerin de yoktur. Bir noktadan sonra aşırı kayıptan dolayı vücudun deyimi yerindeyse erimeye başlar. Başını yastığa koyduğunda kemiklerin sana batmaya, kendi kemiklerinin sızısından uyku sana uğramamaya başlar. An be an ölüm salınır başucunda, bir de hakkın olduğu halde erişebilmek adına canını kattığın taleplerin. Şakağında birikmiş düşlerinle bir olup hem umudu büyütürsün küçülen bedeninde, hem de ölümü ağırlarsın odanın ağır havasında. Hele bir de tutsaksan..
Nabzın bozulmaya her an hazır ve nazır bekler nöbette. Yüreğinin ritminden sebep yorulmanın sevdasını çekersin. Çıldırtan dengeyi hissedersin göğüs kafesinde. Her gecenin karanlığına bata çıka güzelliği düşler, sonra kendini kendin omuzlayarak taşırsın şafağa.
Çok değil, bir nebze avuçlarına taşısan bu hisleri sen de bir parça olacaksın onlara. Nuriye ve Semih bu zincirin ne ilki, ne de sonu olacaklar. Ancak onlar bu zincirde bir halka oldu. Sadece onlar için değil; Belki farkında olmadan sessiz kaldığın, rastlaşmadığın, bir yerlerde haksızlığa karşı "onurumuz candan önce" diyen herkes için. Yeryüzünde süresiz açlığından, giderek azalan nabzından, ölümden bile güzel şeyler çıkartabilen herkes için; Senin sesin gerekli. Hak mücadelesinde nefeslerini davasına siper etmiş herkes için senin soluğun gerekli.
Bunları yazıyorum çünkü ben naçizane hissedebildim bu eşsiz güzelliği. Ve isterim ki sen de bilesin nişane gibi onurun, güzellik sevdasıyla kuşatılmış bir açlığın erdemini. En önemlisi insan olabilmek adına bunun gerekliliğini. Ve anlamak sesinle, soluğunla "Ben de varım!" diyebilmeyi.
Yaşam gailen içinde başını göğe kaldırıp bir an olsun açlıktan doğan mucizeleri zihninde parlatman ve ses verip bir parçası olman dileğiyle. Bak, bu kez rastlaştın..
güncel Önemli Başlıklar