bugün

hadis inkar edenlerin namaz kılmaları

hadis inkar etmeyenler.peygamberin 16 yasindan kucuk bir kız cocugu ile cinsel ilişkiye girdiğini ve sex yaparken aişeye yakalandığını da kabul ediyorlarmı acaba.

Gün, Muhammed’in karılarından Hafsa’nın günüydü. O gün Muhammed, Hafsa’yla cinsel ilişkide bulunmak üzere kalkıp gider. Hafsa’nın odasına varır. Ama Hafsa’yı bulamaz. Tam o sırada da, bir zamanlar, Mısır Mukavkısı’nın kendisine armağan ettiği cariyelerden Marya (Mariye) ortaya çıkmıştır.
O anda, Muhammed cinsel ilişki için tam hazırlıklıdır. Cariyeyi tutup yatırır Hafsa’nın yatağına. Ve işini görmeye başlar. Muhammed’in, cariyesiyle yatması doğal. Kuran da, karılarının dışında “cariye”leriyle de yatmasına olanak veriyor. (Bkz. Ahzab Suresi, ayet 50,52.) işin bu noktası olağan olmasına olağan.
Ne var ki “cariye”yi özgür (hurre) olan bir kadının, üstelik Ömer kızının, Hafsa’nın “yatağında” koynuna alıyor. işte bu olağan değil. Terslik bu ya, o sırada Hafsa da çıkagelmiştir. Muhammed’in Marya ile ilişkisini görür. Bir süre kendine egemen olup kapıda bekler. Muhammed işini bitirmiştir.
Hafsa tepkisini gösterir:
– “Tanrı Elçisi! Sen beni kötü duruma düşürdün, aşağıladın. Öyle bir şey yaptın ki, benzerini hiçbir karına yapmadın! Benim günümde, benim sıramda ve benim yatağımda bir cariyeyi yatırıp yapıyorsun!”
Muhammed ne desin?
Sonra Muhammed’le Hafsa arasında şu konuşma geçer:
Muhammed: “Vallahi Billahi Marya ile Bir Daha Yatmayacağım!”
– Hafsa! Marya’yı kendime haram etsem de ona bir daha yaklaşmasan; bundan hoşnut olur musun?
– Evet!
Muhammed hemen ant içmiştir.
– Hafsa! Aramızda kalsın, bunu sakın kimseye söyleme, olmaz mı?
– “Tamam!”

Ne ki, Hafsa bu durumu Aişe’ye anlatır. (Bkz. Taberi, Camiü’l Beyan, 28/102.)

- “Ve ben dokuz yaşındayken benimle gerdeğe girdi.
Medine’ye göçmüştük. Haris ibn Hazrec oğullarına konuk olduk. O sırada sıtmaya yakalandım.

Saçlarım döküldü. Saçlarım yeniden geldi; bölükler oluştu. Annem Ümmü Ruman bana geldi.

Arkadaşlarımla birlikte salıncakta (ya da tahterevallide) sallanıyorduk. Annem beni çağırdı. Yanına gittim. Benden ne istediğini bilmiyordum. Elimi tuttu (Alıp götürdü.). Evin kapısına gelince durdurdu.

Soluk soluğa kalmıştım. Sonunda soluğum biraz yatıştı. Annem, sonra biraz su alıp yüzüme, başıma
değdirdi. Sonra beni eve soktu. Bir de baktım ki birtakım Medineli kadınlar. Evdeler. Bana şöyle
demeye başladılar:
– “Hayırlı, bereketli olsun. iyi şanslar.
Annem beni bu kadınlara teslim etti. Bunlar benim saçımı başımı yıkadılar, beni güzel bir biçimde
hazırladılar. Peygamber’le birden karşılaşmaktan başka hiçbir şey beni korkutmamıştı. Kadınlar, beni
ona teslim ettiler. Ve ben o sıralar 9 yaşındaydım.” (Bkz. aynı hadis kaynakları)
Bu hadisten çıkan kimi sonuçlar da şöyle özetlenebilir:
- Muhammed’le Aişe evlendiklerinde üç yıl geçmeden cinsel ilişkide bulunmamışlardır.
– Evlendiklerinde Aişe 6 yaşında, cinsel ilişkide bulunduklarındaysa 9 yaşında bulunuyordu.
Muhammed’se bu evlenme sırasında 49, gerdeğe girdiğinde 52 yaşındaydı.
- Aişe, Muhammed’in koynuna verilmek üzere götürüldüğünde, salıncakta sallanıp oynayan bir oyun
çocuğuydu. Yani Muhammed, o yaşında, böylesine bir çocukla cinsel birleşimde bulunmuştu.
Bunu, sağlam hadis kaynaklarında bulunan sağlam hadisler anlatmasa, islamcı kesim, “yalan, iftira”
diye niteleyecektir. – Aişe, gerdek odasında Muhammed’le karşılaşınca -kadınlar tarafından teslim edilmiş olsa bile korkmuştu.
Bir Kız 9 Yaşında Geldiğinde, islam Hukukunda “Şehvet Konusu (Müştehat)” Oluyor
Aişe 9 yaşındayken Muhammed’in koynuna sokulmuş olunca, islam hukuku bundan bir sonuç
çıkarıyor: “9 yaşındaki bir kız, müştehat (şehvete konu olabilecek çağda) sayılır.” diyor. Ve bu nedenle
de 9 yaşındaki bir kızla evlenilebileceğini bildiriyor. (2)
Aişe, Muhammed’in karısıyken büyüyecek ve 18-19 yaşına geldiğinde de Muhammed’in ölümü
üzerine, kimi kumaları gibi, çok genç yaşta dul kalacaktır. Ve hiçbir erkekle evlenmemeye “mahkum”
edilerek… Muhammed’in karıları, müminlerin anaları sayıldığı için…
—————————————————————————————————–
1- Bkz. Buhari, e’s-Sahih, Kitabu Menakıbi’l-Ensar/44; Tecrid, hadis no. 1553; Müslim, e’s-Sahih,
Kitabu’n-Nikah/69, hadis no. 1422
2- Bu fıkıh hükmünü görmek için bkz. Muhammed Ali Tehanevi, Keşşafu Istılahati’l-Fünun, 1/788.

Şimdi buna rivayet diyip savunanlar olacaktır.