bugün

bir ölünün yarına ait günlüğü

Amaç

Çok uzun zaman oldu sorgulamaya başlayalı.
ilkini hatırlamıyorum ama hatırladığım ilk şey: zevkti.
Nasıl oldu, neden oldu bilmiyorum. Dedim ya ondan öncesini hatırlamıyorum.
Polyanna'nın erkek ve piç versiyonu olmamda en büyük neden bu zevk duygusuydu.
Sonra yetemedim bir gün. Seçmem gerekti iki doğrudan birini. En doğru olan neydi?
Hatırlayamayız, zorlamayın. Öyle kolay hatırlasaydık her şeyi ilk seferinde, hiç yaşamamış sayılırdık.
Paralel evren diye bir şeyden bahsetti bir arkadaşım. Ama açıklayamayacağım. Diğeri ne yapıyor bilmek isterdim. Diğer doğruyu seçeni.
" Sorgulamak güzel de, çok mu erken başladım ?" Diye çok sordum kendime.
Neden diye sormamalıydı, kesirleri bilmeyen bir çocuk. Yoksa yüzde elli ile başlayacak hayata.
Ve Ayakta geçecek bütün yolculuk.
Anlamak, güzel şeydi de geç anlamak...
Gördüğünü, yazdığını değil yaşadığını geç anlamak. Öğrenmek, diyorsunuz siz ona ya da daha basitçesi çözmek.

Ya öğrenilmemesi gerekilen şeyleri öğrenmeye ne demeli! Onun sonucu yıkılan amaçlar, hayaller ve en acısı hatıralar.
-Sarsmaz mı ?
-sarsar.
-Yıkar mı ?
-sana kalmış.

Amaç mı ?

Tanrı aşkına jack okuma yazma öğrendiğinde bunu öğrenmiş olman gerekiyordu. hem öğretmenin ilk derste dediği ilk şeyi hatırla: sormak istediğiniz şeyleri yalnızken kendinize yüksek sesle sorun. Çünkü deliler böyle yapar.