bugün

kimse okumasa da

Akıllı olmasına akıllıydık ama sahip olduğumuz akıl para etmiyordu.
Ederi meçhul,kafatasının içerisinde mahkum olan dünyanın en mutlu kader mağdurları fermantasyon gibi cıvıl cıvıl kaynıyordu.
Aklı bir şeylere eriyordu.
Sezinliyordu bir takım şeyleri.Ön yargılarını süzgeçlerden geçirip uyum sağlamaya çalışıyordu.
Kafasına göre yaşamaya çalışırken kaygı depolarını dolduran yaşam fazlası öğelerin zihnini doldurmasında kendini geri çekip kendi kendine yetmeye çalışıyordu.
Kolunu kanadını kaybetmiş ve tüm yeteneksizliğin de yeniden sahneye çıkmayıp bir daha kendini denemeye tabi tutmayıp başarıya dair inancını ret edip kendi kaderine boyun eğiyordu.
Kendi kendine yenildiğini kabul ediyordu.
Kendi o kadar mükemmel bir rakipti ve artık kendi ile yarışmak istemiyordu.
Akılsızdı aslında.