bugün

atonement

oncelikle senaryoda belli bir yeri begenmeyen arkadaslar icin belirtmekte fayda var; bu film bir kitap uyarlamasidir, yani sirf beyaz perde icin senaryoda bir degisiklik yapilmasi soz konusu degildir.

kitap bakimindan ele alirsak insani gercekten de soke eden bir dram. kendine ozgu bir tarzda yazilmis turunden farkli bir ornek. stephen king kitaplari gibi filmi anlatilmak istenileni tam anlamiyla veremiyor. ilk olarak kitabi okuyun derim ben yine de.

filmin bazi yerlerinde insan beyaz perdeye asik oluyor. kucuk kizimizin icini kemiren pismanlik daktilo sesi ile sunuluyor, filmin sonunda biraz dusununce anlayabiliyorsunuz bazi ince detaylari. ingiliz askerlerinin sahildeki sahnesi ise tam anlami ile yonetmenin kalitesini gosteriyor. yuzlerce insani tek bir seferde bir kareye sigdirabiliyor, helal dogrusu. kurgu cok guzel islenmis, filmin sonunda bunu cok daha iyi anlayabiliyorsunuz.

unutulmaz replikleri de barindirir;
"i will return, find you, love you, marry you and live without shame"
"come back, come back to me"

son olarak bu hikayenin turk versiyonunu da sizinle paylasmak isterim;

osmanli zamaninda hirsizin biri is uzerinde yakalanir ve kadinin karsisina cikarilir. kadi elinin kesilmesine karar verir ancak hirsizin parasini caldigi adam bu duruma uzulur ve hirsiza kendisine kolelik yapmayi kabul ederse affedecegini soyler, hirsiz da bu durumu kabul eder ve hakim hirsizi serbest birakir.

gunler ilerledikce hirsizin sahibi hirsizi asagilamaya ve hor gormeye baslar, her firsatta da elini kesimekten kurtardigini soyleyip ezmeye devam eder. sahibinin bu eziyetine dayanamayan hirsiz yeter ulan deyip adamin karsisinda elini kesip adama firlatmis ; al sana kefaletin...