Yazar Yakup Kadri Karaosmanoğlu Tetkik-i Mezalim Heyeti'nde görevli olduğu sırada gördükleri öyle acıydı ki, satırlara bu şekilde döküldü. Ahmet Celal de bu anılardan, yaşanılanlardan kitaplaşan Yaban'ın kahramanıydı. 1922 yılında kolunu savaşta kaybetmiş gazi Ahmet Celal Porsuk Çayı yakınlarındaki bir köye sığınır. Uğruna pek çok şeyi feda ettiği vatanın bu çorak köşesinde, topalı, kamburu, körü, meczubu ve cüceleriyle adeta bir "illet ve sakatlık yuvasıdır. Onlar, Ahmet Celal'e yaban derler. Ahmet Celal kimliğindeki aydın ile köylü arasındaki yabancılık ve uyuşmazlık anlatılır eserde. "Milletin efendisi" sandığı köylülerin maddi ve manevi sefaleti karşısında sarsılır. Kitap oldukça acımasız eleştirilere maruz kalsa da aslında Türk aydınının ruh haline yansıtan umutsuz bir haykırışıydı aslında.