Orta yaş bunalımına girmek için çok erken.. Varsayıyorum ki hiç ölüm görmemiştir. Mezara girene kadar her hayalin, her ihtimalin, her şansın yolu bulunur.
Hızlı koşan atın boku seyrek düşer derler, bakmayın 17sinde evlenip 22'sinde kocişiyle mutlu mesut bebiş büyüten kızlara. Gerçek hayat bu değil.
Ya da 22'sinde altında arabasıyla, mekan mekan hayatımı yaşıyorum'cu adama. Bu da gerçek hayat değil.
Gerçek hayatın içinde 22 yaş yetişkinlik değil. Kader bazılarına daha iyi davranmış, işlerini çok kolaylaştırmış olabilir. Sana vermediyse, senden esirgesiyse sen almak zorundasın. Bir çocuk yürümeyi öğrenene kadar ortalama 200 kez düşüyormuş. 200 kez düşmeden yenildim, başarısız oldum diyemezsin.
Mutlu geleceğin ilerde. Bugün doğru tercihlerinle emeğinle belirginleşecek. O zaman Yanında olacak adam-kadın, arkadaşların da aynı şeyleri yaşıyorlar, hissediyorlar. Ama bu süreç bittiğinde doğru adımlar sizi bir araya getirecek.
Hepimizin hayatı zor. Hepimizin engelleri var. Bunu 22 yaşında hissetmenin en güzel yanı, hala önünde istediğin hayatı kurabilecek zamanın ve fırsatların olduğunu bilmek.
Umutsuz anlar sizi yenmesin. Geçecek.
Her şey yoluna girecek.