bugün

bilimin tüm dinleri çürütmesi

Din ve bilimin konularına bakalım.

Dinler tarihine baktığımızda dinlerin iki fonksiyonu vardır.
1. Bilinmeyene cevap vermek,
2. Bireysel ve toplumsal kurallar, öneriler, pratikler sunmak.

Bilime baktığımızda ise birşeyleri yani tezleri "bilimsel yöntem" kullanarak doğrulamak ya da yanlışlamak.

Öncelikle dinin 2. Fonksiyonunu bilime sunalım. Burada bilim bir değer yargısı içeremeyeceği için bunların var olup olmadığını belirleyebilir. Bildiğim bütün dinlerde çeşitli kural, öneri, pratik var, büyük ihtimalle bilimsel yöntem de bunun varlığını kanıtlayacaktır. Ama olmayadabilir, bir bilim adamı titizliğinde tüm dinleri ve tarihini araştırmak lazım.

Şimdi dinin 1. fonksiyonunu bilime sunalım. Yani din bilinmeyen konusunda insanlara cevap verir. Aslında her din bunu yapmaz, ya da belli sınırları vardır. Örneğin hinduizim ya da konfiçyuzim yaradılışla ilgili bilgi vermez, ya da yahudiliğin ilk zamanlarında ölümden sonrasına ait bilgi yoktur. Yani bu tespitleri de bilim ayrıntılı bir biçimde yapar.

Peki bilmediğimiz birşey hakkında dinin verdiği cevabı bilime sunarsak ne olur. Örneğin "ilk big bangden önce ne vardı? Yani madde nasıl ortaya çıktı". Buna (çoğu) dinin verdiği cevap yaratıcıdır. Peki bilim buna ne cevap verir: "bilmiyorum". Dolayısıyla bilim dinin verdiği cevabı yanlışlayamaz. Din kendi verdiği cevabı doğrulayamaz ama bu onun çalışma şeklinden dolayıdır. Çünkü onun çalışma prensibi "inanç"tır. Yani eğer ilk nedeni din kanıtlasaydı onun adı inanç değil bilimsel bilgi olurdu.

Son olarak: din söylediğini kanıtlamadığı için ona yoktur demek, radyo görüntü vermediği için radyo yoktur demekle aynı şeydir.

Edit: yani bilimin dini çürüttüğü falan yok, dinin alanı ile bilimin alanı farklı.