bugün

mehmet akif ersoy

bir gece şiirini çok sevdiğim kişidir. Ayrıca cahilane bir şekilde sultan abdulhamid'e feci yerleştirmeler yaptığı da görülmüştür. Bunu o devirdeki osmanlı insanının topyekûn gafletine vermek lazımdır diye düşünmekteyim; zira o devirde herkes abdulhamid'i adeta şah ismail gibi sanmaktadır. Lakin sultan II. abdulhamid de o kadar imansız insanın olduğu ülkede islam'ı var kılabilmek için ister istemez o kadar sert önlemler almak zorundaydı diye düşünüyorum. işte bahsettiğim şiiri;

Bir Gece

Ondört asır evvel, yine bir böyle geceydi,
Kumdan, ayın ondördü, bir öksüz çıkıverdi!
Lâkin o ne hüsrandı ki: Hissetmedi gözler;
Kaç bin senedir, halbuki, bekleşmedelerdi!
Nerden görecekler? Göremezlerdi tabî'î:
Bir kere, zuhûr ettiği çöl en sapa yerdi;
Bir kere de, ma'mure-i dünyâ, o zamanlar,
Buhranlar içindeydi, bugünden de beterdi.
Sırtlanları geçmişti beşer yırtıcılıkta;
Dişsiz mi bir insan, onu kardeşleri yerdi!
Fevzâ bütün âfâkını sarmıştı zemînin
Salgındı, bugün Şark'ı yıkan, tefrika derdi.

Derken, büyümüş, kırkına gelmişti ki öksüz,
Başlarda gezen kanlı ayaklar suya erdi!
Bir nefhada kurtardı insanlığı o ma'sum,
Bir hamlede kayserleri, kisrâları serdi!
Aczin ki, ezilmekti bütün hakkı, dirildi;
Zulmün ki, zevâl akılına gelmezdi, geberdi!
Âlemlere, rahmetti, evet, Şer'-i mübîni,
Şehbâlini adl isteyenin yurduna gerdi.
Dünya neye sâhipse, onun vergisidir hep;
Medyûn ona cem'iyyeti, medyûn ona ferdi.
Medyûndur o ma'sûma bütün bir beşeriyyet...
Yâ Rab, bizi mahşerde bu ikrâr ile haşret.

Böyle bir şiiri yoksa dinsiz bir adam nasıl yazsın allah aşkına? işte bundan kellidir ki, bu şair de sadece cahillikten abdulhamid'e karşı sövmüştür diye düşünmekteyim. Saygılarla.