kıdem tazminatı

entry98 galeri
    68.
  1. Kıdem tazminatı düzenlemesi Mart 2017 sonunda belli olacak
    --spoiler--
    Yeni kıdem tazminatı sisteminde Avusturya modeli mi Brezilya modeli mi derken Türk modelinin ne olacağı Mart 2017'nin sonuna kadar ortaya çıkacak. Sistemde 1 yıldan az çalışanlara da kıdem hakkı gelmesi beklenirken sendikalar çalışan haklarının törpüleneceği gerekçesiyle düzenlemeye karşı.
    işte Hürriyet Gazetesi yazarı Noyan Doğan’ın yazısının ilgili bölümü:
    Hükümet, 2017’nin mart sonuna kadar bireysel hesaba dayalı kıdem tazminatı sistemine yönelik mevzuat çalışması yapacak. Böylece, yıllardır süren kıdem tazminatı sorunu çözülecek.
    Kıdem tazminatı konusu yeniden gündemde; fon mu kurulsun, hesap mı oluşturulsun, havuz sistemi mi uygulansın… Gözlerden kaçtı ama geçen ayın sonunda, Resmi Gazetede yayımlanan, hükümetin 2017 yılı programında, bireysel hesaba dayalı kıdem tazminatı sistemine yönelik mevzuat çalışması yapılacağı da yer aldı.
    Hatta süre bile kondu; 2017'nin Mart ayının sonu. Buradan anlaşılıyor ki, gelecek yılın ilk çeyreğinde hükümet, yılan hikayesine dönen kıdem tazminatına yönelik bir düzenleme yapacak.
    Açıkçası ben de merak ediyorum, 2006'dan beri sürekli gündeme gelen bu sorunun çözümü, hangi bakana nasip olacak diye. ilk olarak, Faruk Çelik döneminde gündeme geldi, tartışılmadan, rafa kalktı. Ardından, Süleyman Soylu döneminde raftan indirildi, tartışılmadan yine rafa kalktı. Şimdi Mehmet Müezzinoğlu dönemi ve konu yine gündemde.
    100 ÇALIŞANDAN 86'SI ALAMIYOR
    Hadi gelin, şu işi detaylı bir tartışalım ama kırmadan, kırmızı çizgiler koymadan. Tartışabilmek için de önce bir durum tespiti yapalım. Her 100 çalışandan, 14'ü kıdem tazminatını alabiliyor, yüzde 86'sı hak etmesine rağmen alamıyor. Alanlar da kamuda çalışanlar. Sadece geçen yıl 18 milyon çıkış bildirgesi olmuş, çıkanların 2.5 milyonu tazminatı alabilmiş. Yargıda, işçi ve işveren uyuşmazlıkları dosyalarının yüzde 70'i kıdem tazminatıyla ilgili. Son 3 yılda 100 bin kişi, ‘tazminatı alamadım' diyerek, mahkemelere şikayet etmiş. Gerekçe ne? Adam, 30 yılını şirkete vermiş; o veya bu neden dolayı işveren, ‘ödemiyorum' demiş. Ya da şirket iflas etmiş, kapısına kilit vurmuş, sırra kadem basmış; üç kuruş kıdem tazminatını alabilmek için yıllarca mahkemelerde uğraş dur.
    YENi SiSTEM NE GETiRECEK?
    Peki, getirilmek istenen ne? Her çalışanın, bir günlük çalışmasının bedelini bile kendi kişisel hesabında göreceği bir sistem. Adına ister fon deyin, ister kişisel hesap deyin. Her çalışan için bir hesap açılsa, işveren de bu hesaba her ay kıdem tazminatı karşılığını yatırsa, çalışan da yattığını görse, hatta bu paralar boş duracağına, değerlense; fena mı olur?
    Neymiş, 30 günden aşağı kıdem olmazmış, fonu devlet yönetmemeliymiş. Tamam; şartlarını koyarsın masaya, tartışırsın, ortak bir noktada buluşursun. Kurulacak fonlu sisteme devletten destek bile istersin; koparırsın da. Hatırlatayım, geçmişte bu sözler verildi. Elbette, mevcut çalışanın hakları kaybolmayacak, işveren de zarar görmeyecektir. Elbette, 30 günden aşağı kıdem olmayacaktır. Yeni bir uygulamaya başlanacaksa, sisteme yeni girenleri kapsayacaktır. Dediğim gibi bunların hepsi konuşulur, tartışılır. Diyeceğim o ki, hazır konu yeniden gündeme gelmişken, tarafların çoğu da yeşil ışıl yakmışken, bu fırsatı değerlendirip, sorunun çözümünü daha da ötelememek gerekir. Kimin adına, çalışan adına.
    KIDEM TAZMiNATI NASIL ALINIR?
    Aynı işyerinde 1 yıl çalışmak kıdem tazminatını hak etmek için yeterli. istifa eden çalışan kıdem tazminatı alamaz, işverenin işten çıkarması gerekir. Ancak askerlik görevi, kadınların evlendikten sonra 1 yıl içinde istifa etmesi durumlarında da tazminat alınır. Sağlık sorununun işin yapılmasına engel oluşturması halinde de tazminata hak kazanılır. Çalışılan her bir yıl için 30 günlük brüt ücret tutarı kıdem tazminatı için ödenir. Bir yıllık kıdem bir aylık brüt maaştır.
    --spoiler--
    0 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük