paLadinleR aRdı aRdına çekilmiş 3 kat duvarın 200 metRe açığında bekleRken topçulaR ve mancınıklaR olanca gücü ve hızı ile giRiş kapısını dövüyorlaRdı. saldıRı yaklaşık 45 dakikadıR süRüyoRdu ve aRtık zemin cesetleRden göRünmeyecek haLe gelmişti. Kimsenin onları toplama gibi bir giRişimi de yoktu. aRkadaşlaRının üzeRleRine basmadan ileRleyemez duRuma gelmişleRdi. Tek amaç şehRin içine giRebilmekti. oRtalığı yağmalıyıp geRi dönecekleRi düşünülüRse bunu neden yaptıklarını bile unutmuşlaRdı. biRisi onlara ölmeleRini emRetmişti . hepsi bu..
yeni biR okçu biRliği alana geldiğinde paladinleR geRiye çekildileR. heR atın üzeRinde biR baba, eş , toRun yada evlat vaRdı. aRkalaRında bıRaktıkları "yarı"laRı kalpleRinde, elleRinde zıRhlaRı ve kılıçlaRıyla , ok sesleRi aRasında yeni yaRınlaRı inşa ediyorlaRdı. alevleR içindeki toplaR oRtalarına düşeRken kaçmak akıllaRından bile geçmiyordu. Sadece yeni biR oRdu gelene kadaR dayanmak ve pRosedüRe uygun ölmek tek deRtleRiydi.
Çok uzaklaRda eşleRi taRlalaRda hemen hemen 24 saat çalışıyoR ve bu topluluğun süRekliliğini sağlamak için uğRaşıyoRlaRdı. şehiRden savaş alanına çıkartılan heR yeni oRdu, savaş içindeki askeRleRin öldüğüne işaRetti. Çünkü işleR yolunda gitse yeni askeRleRe ihtiyaç olmazdı. Ancak şehiRden tüm acılaRa inat oluk oluk askeR çıkıyoRdu.
Taş, odun ve altın madenleRini çoktan tüketmişleRdi. elleRinde kalan yiyeceği satıp altın topluyoRlaR ve bunu oRduya haRcıyoRlaRdı.
şehRin kaldıRabileceği nüfus kısıtlı olduğundan, askeR yaRatmak için sivilleR, köyLüLeR- öldüRülüyoRdu. Çünkü heR biR köyLü yemek ve paRa gideRiydi. Üstelik savaş anında hiçbir işe yaRamıyoRlaRdı. . işte sıRf bu yüzden biR alanda toplanıyoR ve öldüRülüyoRlaRdı. Halk buna okadaR alışmıştı ki kimse bu katLiamı gaRipsemiyoRdu. Ceset yığınları göğe doğRu yükseliRken onlar koyunları güdmeye, meyve toplamaya, bahçe ekmeye devam ediyoRlaRdı.
ve ben..
bense ocakta kaynayan suyun sesiyle iRkildim biR anda. 25 dakika önce koyduğum kahve suyunu unutmuştum. Ancak bu age of empiRes oynaRken yaşadığım biR rutindi ve bunu bildiğimden suyu hep fazlaca koyaRdım...
sonRada bilgisdayaRımın başına , katliamı yönetmek için tekRar otuRdum. Bu vahşete tanıklık etmek değildi benim roLüm. Bizzat yaRatıcısıydım. Ve tüm gece içimden gelen anlaşılmaz bir düRtüyle devam ettiRdim bu eylemi.. ta ki;