bugün

ulaştığın şeyin aradığın şey olmadığını görmek

bu öyle bir şeydir ki yıllarca verdiği emekten, harcadığı zamandan, kaybettiği değerlerden, kazandığı mutluluklardan feragat etmek zorunda bırakır insanı.

kişi, mevzubahis farkedişin ardından, eldekiyle yetinme ya da kendi kendine telkin yöntemlerini devreye sokup ulaşılan şeyin ya da noktanın kendisini mutlu edeceğine ve manevi tatmin yaşatacağına inandırmaya çalışır.

işte bu anlarda, zaman kavramı insanın aleyhindedir. Kişinin kendisiyle bir başına kaldığı her an telkinlerin gücü tükenecek ve kabullenme süreci er ya da geç başlayacaktır.

kabul edildiği anda feragat süreci başlayacak ve yeni bir hedef belirlenip böylesi yıkıcı bir psikolojiden arınma yolları aranılacaktır.