bugün
- icardi190531
- sokak hayvanları uyutulacak59
- bik bik için diktiğim etek10
- türkiyedeki rusların gövde gösterisi yapması11
- geldi yine deli12
- galatasaray12
- dünya türkiye'nin neyini kıskanıyor11
- afganistan yardımlaşma derneği başkanı16
- 22 mayıs 2024 atalanta bayer leverkusen maçı10
- gecenin şarkısı9
- age of empires'in üstüne oyun var mı13
- rusların en iyi olduğu şeyler26
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi15
- iran'ın teşekkür mesajında türk bayrağı koymaması14
- erkeklerin sözlükte durma nedeni11
- hangi sözlük erkeğiyle evlenmek istersin8
- spor salonuna gitsem erkekler popoma bakar mı26
- ismail kartal13
- unutulan ünlüler11
- işid'in bütün yaptıkları meşrudur10
- karınızla gratise gider misiniz12
- sokak köpeklerini isteyen evinde baksın9
- fazla bilinmeyen harika şeyler8
- ankarayı öven tip17
- mert hakan yandaş10
- anın görüntüsü10
- manyak olmaya karar verdim9
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması14
- kaza yerinin tespiti iran ihası tarafından yapıldı8
- bugün üike olarak resmi yastayız12
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl20
- türk kızları neden gülümsemiyor8
- bir galatasaraylının kulağına fred diye fısıldamak12
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı10
- bir şarkı sözü der ki11
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz14
- icardi1905'i silip atmak20
- akpnin hala bedava kek vaadini tutmaması12
- sevgilinin kız arkadaş lobisi10
- escort ile evlenmek11
- şişmanlar ölünce nereye gider8
- ellerim bos gonlum hos9
- kilo almak için bik bikle evlenmek11
- alex de souza vs fred10
- cumhrbaşkanm sizi dünya yenemedi ben nasıl yeneyim15
- cehennemde türkçe konuşulur8
- 19 mayıs 2024 fenerbahçenin bütün oyunları bozması16
- iran'ın depremde yas ilan etmemesi8
- dondurma yalarken erkeklerin sürekli bakması8
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması17
--spoiler--
türkler özgürlük ve bağımsızlığı sevdikleri için, iştirakçı (komünist) olmazlar, fakat, eşitliği sevdiklerinden dolayı, fertçi de kalamazlar. türk kültürüne en uygun olan sistem solidarizm yani dayanışmacılıktır. kişisel mülkiyeti kaldırmaya girişmeleri doğru değildir. yalnız sosyal dayanışmaya yarayan şahsi mülkiyetler varsa, bunlar meşru sayılamaz. bundan başka, sadece şahsi mülkiyet olması gerekmez. kişisel mülkiyet gibi, toplumsal mülkiyet de olmalıdır. toplumun bir fedakarlığı veya zahmeti sonucundan meydana gelen ve kişilerin hiçbir emeğinden doğmayan fazla karlar topluma aittir.
kişilerin bu karlı kendilerine mal etmeleri meşru değildir. fazla karların plusvalue’lerin toplum adına toplanmasıyla oluşacak büyük kazançlar, toplum hesabına açılacak fabrikaların kurulacak büyük çiftliklerin sermayesi olur. bu genel girişimlerden doğacak kazançlarla fakirler, öksüzler, dullar hastalar, kötürümler, körler ve sağırlar için genel bakım yerleri ve okullar açılır. genel bahçeler, müzeler, tiyatrolar, kütüphaneler kurulur. işçiler ve köylüler için sağlıklı evler yapılır. ülke genel bir elektrik şebekesi içine alınır. kısaca her türlü düşüklüğe son vererek toplumun huzurunu sağlamak için her ne gerekiyorsa yapılır. hatta, bu toplumsal servet yeterli miktara yükselince, halktan vergi almaya da gerek kalmaz. hiç olmazsa vergilerin türü ve miktarı azaltılabilir.
demek ki türklerin toplumsal ideali şahsi mülkiyeti kaldırmaksızın toplumsal servetleri fertlere kaptırmamak genelin çıkarına harcamak üzere korunmasına ve üretilmesine çalışmaktır.
türklerin, bundan başka, bir de ekonomik ideali vardır ki, ülkeyi büyük sanayiye kavuşturmaktır. bazıları: “ülkemiz bir tarım ülkesidir. biz daima çiftçi bir millet kalmalıyız” diyorlar ki asla doğru değildir. gerçekten, çiftçiliği hiçbir zaman elden bırakacak değiliz; fakat, çağdaş bir millet olmak istiyorsak, mutlaka büyük sanayie sahip olmamız gerekir. avrupa hareketlerinin en önemlisi ekonomik devrimdir. ekonomik devrim, ise, ilçe ekonomisi yerine, millet ekonomisinin ve küçük zanaatlar yerine büyük sanayinin konulmasından ibarettir. millet ekonomisi ve büyük sanayi ise, ancak koruma yönteminin uygulanması ile oluşabilir. bu konuda bize yol gösterecek olan milli iktisat teorileridir. amerika’da john ras ve almanya’da friedrich list, ingiltere’de manchesterienler kurdukları ekonomi bilimin genel ve milletlerarası bir bilim olmayıp yalnız ingiltere’ye özgü bir milli ekonomi sisteminden ibaret olduğunu meydana koydular. ingiltere, büyük sanayi ülkesi olduğu için, ürünlerini dışarıya göndermek ve dışarıdan ham maddeler getirmek zorundadır. bu nedenle ingiltere için yararlı olan tek yöntem gümrüklerin serbest olması kuralı yani açık kapı politikasıdır. bu ilkenin ingiltere gibi büyük sanayie sahip olmamış milletler tarafından kabul edilmesi, sonsuzluğa kadar ingiltere gibi sanayi ülkelerine ekonomik açıdan esir kalması sonucunu verecektir. işte, bu iki ekonomist kendi ülkeleri için birer özel “milli ekonomi” sistemi meydana getirerek, ülkelerinin büyük sanayi sahip olması için çalıştılar ve başarılı da oldular. bugün, amerika ile ingiltere ile boy ölçüşecek bir konuma yükselmişlerdir ve şimdi onlar da ingiltere’nin açık kapı politikasını izliyorlar. fakat, bu devre gelebilmeleri yıllarca milli ekonominin koruma yöntemlerini uygulamak sayesinde olduğunu da pek ala biliyorlar.
işte türk ekonomistlerinin de ilk işi, önce türkiye’nin ekonomik gerçeklerini incelemek sonra da bu objektif incelemelerden milli ekonomimiz için bilimsel ve esaslı bir program hazırlamaktır. bu program oluşturulduktan sonra, ülkemizde büyük sanayi yaratmak için her fert bu program dairesinde çalışmalı ve ekonomi bakanlığı da bu şahsi etkinliklerin başında gelen bir düzenleyici görevi üstlenmelidir.
--spoiler--
türkler özgürlük ve bağımsızlığı sevdikleri için, iştirakçı (komünist) olmazlar, fakat, eşitliği sevdiklerinden dolayı, fertçi de kalamazlar. türk kültürüne en uygun olan sistem solidarizm yani dayanışmacılıktır. kişisel mülkiyeti kaldırmaya girişmeleri doğru değildir. yalnız sosyal dayanışmaya yarayan şahsi mülkiyetler varsa, bunlar meşru sayılamaz. bundan başka, sadece şahsi mülkiyet olması gerekmez. kişisel mülkiyet gibi, toplumsal mülkiyet de olmalıdır. toplumun bir fedakarlığı veya zahmeti sonucundan meydana gelen ve kişilerin hiçbir emeğinden doğmayan fazla karlar topluma aittir.
kişilerin bu karlı kendilerine mal etmeleri meşru değildir. fazla karların plusvalue’lerin toplum adına toplanmasıyla oluşacak büyük kazançlar, toplum hesabına açılacak fabrikaların kurulacak büyük çiftliklerin sermayesi olur. bu genel girişimlerden doğacak kazançlarla fakirler, öksüzler, dullar hastalar, kötürümler, körler ve sağırlar için genel bakım yerleri ve okullar açılır. genel bahçeler, müzeler, tiyatrolar, kütüphaneler kurulur. işçiler ve köylüler için sağlıklı evler yapılır. ülke genel bir elektrik şebekesi içine alınır. kısaca her türlü düşüklüğe son vererek toplumun huzurunu sağlamak için her ne gerekiyorsa yapılır. hatta, bu toplumsal servet yeterli miktara yükselince, halktan vergi almaya da gerek kalmaz. hiç olmazsa vergilerin türü ve miktarı azaltılabilir.
demek ki türklerin toplumsal ideali şahsi mülkiyeti kaldırmaksızın toplumsal servetleri fertlere kaptırmamak genelin çıkarına harcamak üzere korunmasına ve üretilmesine çalışmaktır.
türklerin, bundan başka, bir de ekonomik ideali vardır ki, ülkeyi büyük sanayiye kavuşturmaktır. bazıları: “ülkemiz bir tarım ülkesidir. biz daima çiftçi bir millet kalmalıyız” diyorlar ki asla doğru değildir. gerçekten, çiftçiliği hiçbir zaman elden bırakacak değiliz; fakat, çağdaş bir millet olmak istiyorsak, mutlaka büyük sanayie sahip olmamız gerekir. avrupa hareketlerinin en önemlisi ekonomik devrimdir. ekonomik devrim, ise, ilçe ekonomisi yerine, millet ekonomisinin ve küçük zanaatlar yerine büyük sanayinin konulmasından ibarettir. millet ekonomisi ve büyük sanayi ise, ancak koruma yönteminin uygulanması ile oluşabilir. bu konuda bize yol gösterecek olan milli iktisat teorileridir. amerika’da john ras ve almanya’da friedrich list, ingiltere’de manchesterienler kurdukları ekonomi bilimin genel ve milletlerarası bir bilim olmayıp yalnız ingiltere’ye özgü bir milli ekonomi sisteminden ibaret olduğunu meydana koydular. ingiltere, büyük sanayi ülkesi olduğu için, ürünlerini dışarıya göndermek ve dışarıdan ham maddeler getirmek zorundadır. bu nedenle ingiltere için yararlı olan tek yöntem gümrüklerin serbest olması kuralı yani açık kapı politikasıdır. bu ilkenin ingiltere gibi büyük sanayie sahip olmamış milletler tarafından kabul edilmesi, sonsuzluğa kadar ingiltere gibi sanayi ülkelerine ekonomik açıdan esir kalması sonucunu verecektir. işte, bu iki ekonomist kendi ülkeleri için birer özel “milli ekonomi” sistemi meydana getirerek, ülkelerinin büyük sanayi sahip olması için çalıştılar ve başarılı da oldular. bugün, amerika ile ingiltere ile boy ölçüşecek bir konuma yükselmişlerdir ve şimdi onlar da ingiltere’nin açık kapı politikasını izliyorlar. fakat, bu devre gelebilmeleri yıllarca milli ekonominin koruma yöntemlerini uygulamak sayesinde olduğunu da pek ala biliyorlar.
işte türk ekonomistlerinin de ilk işi, önce türkiye’nin ekonomik gerçeklerini incelemek sonra da bu objektif incelemelerden milli ekonomimiz için bilimsel ve esaslı bir program hazırlamaktır. bu program oluşturulduktan sonra, ülkemizde büyük sanayi yaratmak için her fert bu program dairesinde çalışmalı ve ekonomi bakanlığı da bu şahsi etkinliklerin başında gelen bir düzenleyici görevi üstlenmelidir.
--spoiler--
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar