bugün

alkolü bırakmak

senee geçen sene, hayatımın en fırtınalı, fırlama günlerini yaşıyorum. o bar senin bu bar benim dolaşıyor, alkolun dibine vuruyorum. yine bir gün kafam güzelken polis çevirmesine girdim. polis durdurdu. ehliyet ruhsat dedi, o ara vitesin yanına koyduğum şişe efesimi gördü arabadan uzaklaştı, ekip otosundan arkadaşları da indi. hepsi silahlarını çekti, bize doğrultmuşlardı, korkudan ne yapacağımı bilemedim, bizden yavaşça inmemiz istendi, arabadan indik elimizde biralar. inmeden son yudumumu almıştım belki bir daha içemem diye, düşünsene sana doğru çevrilmiş 3 tane silah, herhangi bir terslikte gömlekte üç tane delik. gömlekte gömlek haa, yeni italyadan getirtmişim * . amir yavaşça alkolü bırakın dedi, yavas haraketlerle biraları yere bıraktık. şimdi bana doğru itin dedi, bir an aklımdan itiyormuş gibi yaparken son bir yudum daha alsam mı diye düşünürken, sert bir ses tonu ile "çabuk" dedi. çaresiz amire doğru göndermiştik. ama cepte kanyak vardı, onu görmemişlerdi, boşluklarından yararlanıp bir yudum çektim, sonra 3 el ateş sesi, boşluğumdan yararlanmış gömlekte delikler açmışlardı. "abi ben sizi vuruyor muyum ya!" demeye kalmadan iki el daha ateş etmişlerdi. "insan insanı deler mi yaa!" diye bağıracakken, uyandım. g.tüm açıkta kaldı herhalde, o gün alkolü bırakıp, sağlıklı bir insan olmaya karar verdim.