sarmaşık

entry69 galeri video1
    31.
  1. bana kalırsa kış uykusu'ndan beridir can çekişen yerli sinemaya ilaç gibi gelmiş olan, hatta en iyi yerli sinemalar listemde üst sıralarda olan başyapıt.

    --spoiler--
    bir kere oyunculuklar açısından hiç bir diyecek söz yok. 6 kişinin 6'si da üstün oynamış ama nadir sarıbacak için ayrı bir parantez açmak gerekir. kendisini ilk olarak "istanbul'un altınları" adlı dizide görmüştüm. orada görmüştüm iyi bir oyuncu olduğunu ama bu kadarını beklemiyordum.
    gerçekten oyunculuk dersi vermiş kendisi.

    adana demir spor'lu eşofmanı ile cenk'in tarafının ne olduğu belli. bir de yancısı var alper, o biraz daha toy, cenk'in tarafında yer almak istiyor ama aynı zaman da öyle pek olay çıkması taraftarı da değil.

    tolga karaçelik belki de en açık kartını "kürt" karakterinde oynamış, "bu karakter acaba kimleri temsil ediyor" diye düşündürmemiş. kürt içlerinde en sessiz ve fiziksel olarak en güçlü olanı. hiç konuşmuyor, sadece yemek yiyor ve kendisine buyrulan işleri yapıyor. arada kavga çıkarsa koca ellerini ve büyük gövdesini kavganın arasına sokup kolayca bertaraf ediyor insanları.

    işte bu kürt karakterinin kayboluşundan sonra film aslında "büyülü gerçekçilik" kısmına giriyor. ama buna sonra geleceğim.

    bir de ismail var. dini bütün, 5 vakit namaz kılan ve armatör'ün iflasından sonra beybaba tarafından "baş kaptan" ilan edilen birisi. fakat eline geçirdiği bu güç sayesinde isyankarlarımız cenk ve alper'den çok tepki topluyor. aslında gücünü, otoritesini kötüye kullanıyor. hatta cenk kendisi ile ilgili olarak şunu der;

    "bu amına koduklarımı tanımak istiyorsan bunlara güç vereceksin."

    cenk ile ismail'in arası sürekli gergindir. birbirlerinin boğazına yapışmak için an kollarlar çünkü cenk bir esrarkeştir. ve ilaçların olduğu odanın anahtarı ismail'de dir ve ismail sadece cenk'e değil kimseye hiçbir anahtarı vermez.

    geminin aşçısı nadir var bir de. kendisi filmin başlarında evine dönmek ister fakat geminin yetkilisi "beybaba" onu ikna eder ve fikrinden caydırır. mutfak işleriye uğraşan nadir sürekli bir intihar eğilimi içerisindedir. ne zaman tek kalsa eline bıçağı alır, bileklerine dayar ve gerekli cesareti bekler ama bir türlü gelmez o cesaret.

    ve sonuncu karakterimiz "beybaba"'dır. kendisi rotasız bir geminin kaptanıdır ve gemisini terk etmez. ilk olarak mürettebat tarafından fazla dikkat çekmese de zaman geçtikçe beybaba "otoritesini" yitirir, gemi halkı mevcut durumdan memnun değildir çünkü. bu otorite kaybı arttıkça beybaba daha da sertleşir, gereksiz işler yaptırmaya çalışır adamlarına.

    bir sahnede durumdan çok sıkılan cenk, alper ve nadir beybaba'nın odasına çıkarlar ve istedikleri cevabı alamadan odadan kovulurlar. hatta beybaba kendisini odasına kitler.

    ee amaç olmazsa kural da olmazya, aynı durum. geminin amaçsız bir şekilde orada durması, aslında beybaba'nın otoritesini geçersiz kılmakta. yani gemi resmi bir kurumdan çıkmış ve 6 adamın evi durumuna gelmiştir. beybaba artık onların patronları değildir ve bu durum kendisini çok korkutmaktadır. bu korkusunu ise iflah olmaz bir güç gösterme isteği ile bastırmaya çalışır. fakat adamlarımız aptal değildir.

    dediğimiz gibi cenk ve tayfası beybabanın odasına gider, beybaba bu duruma çok sinirlenir ve bir gerginlik baş gösterir. ortaya herhangi bir gerginlik sırasında, sakinleştirme misyonu ile gelen kürt gelir ve kolayca cenk'i dışarı çıkartır. cenk bu duruma çok sinirlenir ve güvertede kürde bağırmaya başlar. bu bağırışmaya şahit olan nadir bir anlığına kafasını çevirir, tekrar baktığında güvertede cenk yalnızdır. kürt ortalarda yoktur. buradan sonra gemi tayfasının psikolojik savaş başlar.

    --spoiler--

    laf kalabalığı oldu biraz ama filmin özeti bu şekilde. yerli sinemamzı adına çok sevindirici bir film.

    baya sonra gelen edit: filmin, filmi izledikten aylar sonra okuduğum joseph conrad kitabı olan The Nigger of the 'Narcissus'dan baya bir "esinlendiğini" fark ettim. direkt olarak çalma diye suçlamak istemiyorum ama rahatsız edecek derecede "esinlenme" vardı.
    6 ...