bugün

beşiktaş

bugün yeni stadı vodafone arena'daki ilk maçında bursaspor'u 3-2 yenmeyi başaran takımım.
gollerimizi mario gomez(2) ve alexis delgado atarken,bursaspor'un gollerini bakaye traore ve miroslav stoch attı.

vodafone arena...
sonunda o gün geldi ve stadımıza kavuştuk.
birçok özelliğiyle ön plana çıkan,modern bir stadımız olmuş oldu.
ülkemizde son yıllarda stadyum konusunda çokça yatırımlar yapıldı.
bursaspor'un timsah arenası,konyaspor'un torku arenası,trabzonspor'un akyazı arenası(az kaldı) ve beşiktaşımızın vodafone arenası ön plana çıkan stadyumlar.
hepsi ayrı bir güzelliğe sahip.
yeni stadımızla yeni sayfalara,yeni maceralara güzel bir başlangıç yaptık.
hayırlı olmasını diliyorum.

maça dönersem;
öncelikle tomas sivok'a değinmek istiyorum.
sivok'u böyle bir maçta rakibimiz olarak ekranda görünce beşiktaş'ta oynadığı zamanları aklıma geldi.
çok hüzünlendim o an.
belki de burada ilk maçı oynamayı en çok hakeden isimlerden birisiydi.(altın kafa)

maça ilk 11 olarak neredeyse ideal bir kadroyla çıktık.
en dikkat çekici değişiklik sağ bekte oldu.
beck'in yerine serdar kurtuluş ile başladık.
sanırım bunun sebebi geçen haftaki kasımpaşa maçında beck'in del valle ve tunay'ı çok kaçırmasıydı.
bursaspor'da ise sercan ile dzsudzsak'ın olmayışı en dikkat çekici eksiklerdi.
ilk 10 dakika yan toplarla gol aramaya çalıştık.
gereken baskı kuruldu fakat gol gelmedi.
gol gelmeyince daha dengeli bir oyuna dönüldü.
22.dakikada güzel paslaşmalar ile golü bulduk.
gomez'in son pozisyondaki soğukkanlılığını tebrik ediyorum.
böylece vodafone arena'nın ilk golünü gomez atmış oldu.
işte yine önemli bir noktaya geliyoruz.
golden sonraki dakikalar...
özellikle 5 dakika çok önemli.
tam geçiyoruz diyoruz ve golü kalemizde görüyoruz.
bu golde necid'in hareketi çok dikkatimi çekti.
marcelo'yu şaşırtarak traore'nin önünü açtı ve bursaspor golü buldu.
ilk yarıya 1-1'lik sonuçla girdik.

ilk yarıda takımımızda en çok dikkatimi çeken olay pas alış verişi oldu.
pas atan kişiden değil de pas isteyen kişiden bakıcam duruma.
pas için oyuncuların boşa kaçması,kanatta oyuncu sıkıştığında yardıma gitmeleri hem pas yüzdesini hem de takımdaki etkileşimi göz önüne seriyor.
ancak quaresma'da bu durumun biraz daha az olduğunu söyleyebilirim.
quaresma istiyor,yardım ediyor ancak daha dikine oynadığı için arkadaşları gelemeyebiliyor yardıma.
böylece topu kaybetme olasılığı daha çok artıyor.
ama genel olarak iyiydi bu maç.

ikinci yarı aynı 11lerle oyuna başlanıldı.
53'te yan toptan bulduğumuz golle öne geçtik.
alexis de bu sene ligdeki ilk golünü atmış oldu.
ve 57.dakikaya geliyoruz.
sosa'nın penaltı pozisyonu.
bence pozisyon penaltı değil.
ancak gerek hakemin pozisyona bakış açısı,yapılan reaksiyon ve gerçekleşme süresi çok kısa.
bu kararı önceki gomez'in pozisyonundan etkilenerek verdiğini düşünüyorum.
farklı yorumlara saygım sonsuz.
gomez'in penaltısını harun kurtardı,dönen pozisyonu yine gomez tamamladı ve takımımızı 3-1 öne geçirdi.
golden sonra hamza hocadan iki değişiklik geldi.
stoch ve karacan girdi,traore ve necid çıktı.
takımın dinamizmini artıran değişiklikler oldu.
ve bu iki oyuncu 2.golün başrolleri oldular.
karacan'ın(jem paul de karacan hitabını daha çok seviyorum) pasında stoch'un kaleye biraz kenardan vuruşunda bursaspor 2.golü attı.
tolga kurtarabilir miydi?
evet,kurtarabilirdi.
ancak tolga'da inanılmaz bir uyuşukluk hissi var gibime geliyor.
sen bir kalecisin kedi gibi atlaman gerek diyesi geliyor insanın.
bilemiyorum hibrit çime alışması lazım sanırım maç sonu öyle bir şeyler söylüyordu.
bu arada bu golden önce bir sürü de pozisyon kaçırdık.
ve yine kanser dakikaları.
biz kaşındık,rakip de farkı kapadı ve yine 80lere 1 farkla önde girmeyi başardık.
sonlara doğru ilginç iki değişiklik yaptık.
2 beki de değiştirdik.
şaşırtıcı bir durumdu benim gözümde.
ilk önce düşününce adamlar yoruldu hem de rakip de yeni adamlar aldı saldırıyorlar filan diyorsun.
ancak bir o kadar da tehlikeli.
tosic hata yapmaya meyilli bir isim.
neyse ki korkulan olmadı.
ancak son dakikalarda quaresma ve hosogai arasında olanlar çok can sıktı.
hosogai japon olabilir,japonlar yumuşak oyuncu diye düşünebilirsiniz ancak o öyle değil.
sert oyunu,ikili mücadeleyi seven bir oyuncu.
bunu maç boyunca herkes görmüştür zaten.
son dakikalarda ikisi de sınırı aşınca ikisi de kırmızıyı gördü.
quaresma o kadar iyi götürürken maçı bir anlık sinirinin kurbanı oldu.
şaşırmadık çünkü anlaşılıyordu bunun olacağı.
allahtan bir maç ceza yedi (2 sarıdan)
maç da gergin olaylardan sonra bitti.

oyuncu değerlendirmesi yapmak istiyorum.
şenol hoca artık tolgay'ı koymalı diyorum.
oğuzhan ve sosa ikilisi hücum aksiyonlarında çok yaratıcı olabilirler.doğrudur.
ancak savunma anlamında?
hadi ikili mücadeleler,top kapma filan iyi kötü gidiyor.
ancak savunmaya ekstra bir yardım yapamazlar.
atiba resmen takımın sigortası.
sakatlanırsa filan(allah korusun)ne olacak?
o yüzden oyunun iki yönünü de iyi okuyabilen tolgay lazım.
oğuzhan veya sosa'yı yedeğe çekmek lazım.
maç içerisinde oynayan kişiden hücumsal verimi en iyi şekilde alabiliriz.
ha rakip açılmıyor mu al diğerini de oyna.
haftaya büyük ihtimal kerim oynar.
savunma ve kale hala tam güven vermiyor.
boyko istediğimiz seviyenin çok uzağında.
ileri hat güzel.

puanımız 66 oldu.
rakibimiz fenerbahçe'nin puanı 60.
bu hafta galatasaray ile erteleme maçında karşılaşacaklar.
son maçında konyaspor'a mağlup olmaları bizim için büyük bir avantaj oldu.
ancak şunu unutmamak gerek.
son hafta biz de konyaspor'la karşılaşacağız.
ikili averaj fenerbahçe'de.
bu yüzden sadece kendi maçlarımıza konsantre olmamız gerek.
fikret orman'la ilgili bir iki kelime yazayım şu arada.
stad açılışında baya övmeler yapmış.
teşekkür edip de geçilebilirdi bence.
hem kendini hem takımını hem de taraftarını millete malzeme yapmana hiç gerek yok şu anda.
karşında kim olursa olsun sayın başkanım,daha dikkatli olmanı rica ediyorum her ne kadar yazdığımı görmesen de.
konsantre olmak;
sayın renktaşlarım:
takımımıza desteğimizi eksik etmeyelim.
artık şampiyonluk yolunda psikolojik dönemeçler başlıyor.
dikkatli olalım,takımımızı kötüleyecek yanlış hareketler yapmayalım.
ve de en önemlisi;
takımımıza desteğimizi eksik etmeyelim değerli renktaşlarım.

edit:imla.