Film izlemek,boş vakti dolduran araç değil,bir ilerleme süreci olduğundan mütevellit eksik kalacak taleptir.Sanıldığının aksine bu süreçte,çok ağır,çok yavaş,deyim yerindeyse fularla boğan filmlere yer yoktu korkmayınız.
Önce; Soraya'yı Taşlamak,ağzınıza sıçar dikkat edin,hem sürükleyici olması açısından hem de vicdanınızın ve merak duygunuzun çokça tahrik edilmesi açısından önemli olduğunu düşünüyorum,ana yemekten önce ara sıcak gibi düşünün.Ardından Cafer Penahi (bkz: Jafar Panahi) filmlerine sırası önemli olmaksızın giriş yapıyoruz ve dünyanın en iyi sinema eserlerini çıkaran iran'a hoş geldiniz. Aynen,iran. Bizler,vay efendim Ortadoğu'nun gülüyüz,Araplar bize hayran,çok özgürüz diye bas bas bağırıp Cumhuriyeti elden kaçırırken,adamlar şeriatin ortasında dünyaya örnek sinema perspektifi sunmuşlar ve sunmaya devam ediyorlar. Penahi'nin ne anlatmak istediğini,sekanslarının ardında nelerin yattığını filmlerden sonra açıp okuyoruz (bkz: This is not film).
Penahi'yi yalayıp yuttuk,ortamlarda bir iki hava attıktan sonra,Asgar Ferhadi'ye geçelim.Penahi'den bir tık üstte olduğu konu,metaforlarını saklamakta daha cesurdur,filmleri Penahi'den daha ağır ilerleyebilir,fakat iran'ın modern yüzünü,güçlü yanını sunar izleyiciye. (bkz: Elly Hakkında)
Ve tabii ki yazarken dahi gözleri sulandıran,ağızdaki o eşsiz tadı yeniden hissettiren; Majid Majidi. (bkz: Mecid Mecidi) Şu üçünü,çabucak ağza atın ve eriyip gözlerinizden yaş olarak çıksın. (bkz: Cennetin Çocukları) (bkz: Cennetin Rengi) (bkz: Serçelerin Şarkısı) Yönetmenin,sekanslar ve sesler arasında yarattığı metaforu araştırıp okumadan da gelmeyin sakın.
Bu üç üstadı tanırken,istemsizce iran'ın ne büyük bir halka sahip olduğunu,Farslar ile aramızdaki benzerliği ve hatta kendinizi azıcık zorlasanız Farsça anlayacağınızı göreceksiniz.Sinemanın,sadece kayıt altına alınmış görüntülerden oluşmadığı,bu en genç sanatın başka, bambaşka bir derdi olduğunu fark edip kendinize kızacaksınız. (Recep ivedik izlediniz diye kızacaksınız,hepimiz izledik olur böyle şeyler) Bütün bunlardan sonra ise, film önerin değil,yönetmen önerin diyeceksiniz,yahut coğrafya.Biraz Avusturya biraz Almanya biraz Fransa'dan Haneke'yi,Rusya'dan Tarkovski,isveç'ten Ingmar Bergman tanıyacaksınız.
Diğer üstatlar ve 'yönetmen önerileri' için;
(bkz: Federico Fellini) -italya
(bkz: Paolo Pasolini)-italya
(bkz: Roy Anderson)-isveç-Ağırdır hemen girmeyin bu adam tehlikelidir.
(bkz: Pedro Almodovar)-ispanya-Bonus:Penelope Cruz
(bkz: Derviş Zaim)-Bence Kıbrıs,Türkiye de olur.
(bkz: Nadine Labaki)-Lübnan
Uzar gider.
