bugün
- tecavüz ettiği kızlarını müge anlı da arayan baba12
- bir erkeğe nasıl aşık oldunuz32
- siyasal islamcıların aslında kötü olmaması15
- beli açıp kot şort giymek10
- ahmet uğurlu16
- enes kanter'in cemaate 110 milyon dolar vermesi26
- ismail kartal9
- sokak kedilerine örgütlü saldırı başlayacağı gün15
- sözlüğün en güzel kızından aldığım iltifat11
- icardi19059
- jose mourinho14
- barbara palvin'in aldatılması10
- ağızdan çiş kokusu gelmesi15
- erdoğan'ın mülteci sevdası18
- magicovento cesurluğu12
- kadir mısırlıoğlu seven mhp'li sorunsalı12
- üçten fazla dövmesi olan kız12
- sağlık bakanının suriyeli rakamları12
- türbanlıların açık kızlara çok öfkeli olması14
- fener niye şampiyon olmuyor diye ağlayan çocuk9
- fenerbahçe seneye sistemi yenebilecek mi13
- galatasaray'ın en son kırmızı kart gördüğü derbi10
- amında oyalanmak istiyorum11
- kadir mısıroğlu'na bir söz bırak13
- albay kemal19
- midyenin 20 lira olmasına şaşıran gurbetçi9
- kılıçdaroğlu'nun kuracağı partiye isim önerileri10
- ateistlerin zeka seviyesi düşüktür15
- jose mourinho nun fenerbahçe ye transferi14
- dinci zekası8
- magicovento38
- cennette ergenliğe yeni giren eşleriniz olacak30
- hoşlandığı erkek tezgahtar çıkınca ağlayan kız12
- ben 76 yaşındayım beni tahrik ediyorsun15
- avrupalılar niye mülteci istemiyor sorunsalı10
- sözlük kızları sözlük erkeklerine yazıyor mudur17
- pedofiller niye uyutulmuyor sorunsalı8
- bir erkeğin bir kadına çicek alması16
- almanyada hilafet gösterisi12
- 99 098 146 tl satılan saat12
- 28 mayıs 2013 taksim gezi parkı direnişi20
- almanya türkiye emeklilik karşılaştırması11
- atatürkün mason localarını kapattırması13
- atatürk'ün kuran'ı kerim'i tercüme ettirmesi8
- d varank21
- uzun entry giren erkek9
- ayak fotosu isteyen yazarlar9
- zalbert ramstein den alt dudak almak8
- hiç aldatmayan erkekte sorun vardır9
- kadınların erkeklerden üstün olduğu konular18
fakir insanların zengin memleketi.
eğer her hangi bir köyünde önünden geçtiğiniz evde ekmek pişiyorsa -ki burada insanlar ekmeklerini kendi pişirirler- bir ekmeğin ne kadar güzel koktuğuna tanık olabilirsiniz.hiç tanımadığınız yaşlı bir nine sizi bağrına basıp ''oğul'' diye sevebilir.üzerine yağ sürülmüş köy ekmeğini yerken büyükşehirlerde balkonda mangal yapıp,sokaktaki çocukların ağızlarının suyunu akıttıran eşşoğlubeşkulaklar gelir gözünüzün önüne.
eğer festival zamanına denk gelirseniz cengelek yaylasında ömrünüzde yemiş olduğunuz en lezzetli döneri yersiniz.
yazın cennet olur şavşat,yeşilin binbir rengini görür,dokunur,koklarsınız.
iki gün kalsanız üçüncü gün , başka şehirlerde size hiç garip gelmeyen eksoz kokusu burada sizi kusturur.
eğer yanınızda yöreyi tanıyan bir arkadaşınız varsa yakın köylere ormanın içinden yaya giderek,arabayla yılankavi yollardan dolaşarak gidenlere oranla daha çabuk varabilirsiniz.(ulaşım inanılmaz pahalıdır,çünkü yollar çok kötü ve dolambaçlıdır,örneğin 17 kilometrelik şavşat-tepeköy yolunu arabayla 40 dakikaya anca aşarsınız)1 saatlik bir orman yürüyüşüne bile çıkıyor olsanız yanınıza mutlaka ateşli silah veya kesici alet alın,yolunu şaşırmış bir yaban hayvanı bazen çok tehlikeli olabiliyor.
ilçe merkezi hariç bütün köyler kaynak suyu kullanır,bunun için köylerde su içtiğiniz çeşmelerde vana aramayın.
insanları inanılmaz sıcakkanlıdır.hiç abartmıyorum yolda kalmanız veya benzer bir aksilik durumunda kapısını çaldığınız her evde misafir olabilirsiniz.tanımadığınız bu evde sizin için oğluna,kızına sakladığı temiz çarşafları çıkaran,,sabahın köründe taze süt içebilesiniz diye ahırda inekle boğuşan,arıcı elbiselerini giyip kovandan hakiki petek balı çıkaran bu yaşlı,romatizmalı insanları görünce insanlığınızdan utanırsınız.
ayrılık vakti gelince elinizi cebinize atıp ege'deki pansiyon ücretlerinin 3 katı bir parayı ev sahibi yaşlı amcanın cebine koymak istersiniz,kendilerine hakaret edilmiş sayarlar,işte o an dünyada bu yaşlı dedenin bakır ve çay fabrikalarında kütleşmiş,sakat parmaklı elleri kadar mübarek,kutsal bir el olmadığına yemin edebilirsiniz.
''hakkını helal et bir isteğin var mı dede çarşıdan'' diyebilirsiniz ancak utanmış ve mahcup sesinizle...
yaşlı nine yazmasıyla ağzını tutarken,yaşlı dede bir an kafasını önüne eğer,bastonuyla toprağı eşelerken dünyanın en sert yüreğini bile yumuşatacak o sesle;
-''var ama oğul nasıl diyem bilmamki misafira karşi ayiptur,na der sora koni komşi''der.
yaşlı dedenin canını sıkan şeyin samanlığın yan yatan direği olduğunu öğrenirsiniz.3 metre boyunda futbol topu çapında bir direk ha yıkıldım ha yıkılacam diye size bakmaktadır.eğer direk yıkılırsa samanlığın çatısı da çökecektir.
diğer arkadaşınız bir sırıkla çatıyı hafiften kaldırırken siz de direği yerine oturtursunuz.iki tane de 10luk çivi çaktıktan sonra sağlamlığını muayene ederken yaşlı dede size dönüp;
-ay oğul kusurumuza kalmiyasın abu nalet futuğ olmasa ben sani heç çiğardurdum orya'' der.
gömleğinizi giydikten sonra dedeye göre tamiri imkansız olmayan ancak sizin iki dakikada hallettiğiniz çatı için binbir türlü iltifat alırsınız.
oğullarını yazdan yaza gören bu yaşlı insanların hayır duasını aldıktan sonra bu güzel yer daha içten daha samimi görünür size.
işte öyle bir memlekettir şavşat.
eğer her hangi bir köyünde önünden geçtiğiniz evde ekmek pişiyorsa -ki burada insanlar ekmeklerini kendi pişirirler- bir ekmeğin ne kadar güzel koktuğuna tanık olabilirsiniz.hiç tanımadığınız yaşlı bir nine sizi bağrına basıp ''oğul'' diye sevebilir.üzerine yağ sürülmüş köy ekmeğini yerken büyükşehirlerde balkonda mangal yapıp,sokaktaki çocukların ağızlarının suyunu akıttıran eşşoğlubeşkulaklar gelir gözünüzün önüne.
eğer festival zamanına denk gelirseniz cengelek yaylasında ömrünüzde yemiş olduğunuz en lezzetli döneri yersiniz.
yazın cennet olur şavşat,yeşilin binbir rengini görür,dokunur,koklarsınız.
iki gün kalsanız üçüncü gün , başka şehirlerde size hiç garip gelmeyen eksoz kokusu burada sizi kusturur.
eğer yanınızda yöreyi tanıyan bir arkadaşınız varsa yakın köylere ormanın içinden yaya giderek,arabayla yılankavi yollardan dolaşarak gidenlere oranla daha çabuk varabilirsiniz.(ulaşım inanılmaz pahalıdır,çünkü yollar çok kötü ve dolambaçlıdır,örneğin 17 kilometrelik şavşat-tepeköy yolunu arabayla 40 dakikaya anca aşarsınız)1 saatlik bir orman yürüyüşüne bile çıkıyor olsanız yanınıza mutlaka ateşli silah veya kesici alet alın,yolunu şaşırmış bir yaban hayvanı bazen çok tehlikeli olabiliyor.
ilçe merkezi hariç bütün köyler kaynak suyu kullanır,bunun için köylerde su içtiğiniz çeşmelerde vana aramayın.
insanları inanılmaz sıcakkanlıdır.hiç abartmıyorum yolda kalmanız veya benzer bir aksilik durumunda kapısını çaldığınız her evde misafir olabilirsiniz.tanımadığınız bu evde sizin için oğluna,kızına sakladığı temiz çarşafları çıkaran,,sabahın köründe taze süt içebilesiniz diye ahırda inekle boğuşan,arıcı elbiselerini giyip kovandan hakiki petek balı çıkaran bu yaşlı,romatizmalı insanları görünce insanlığınızdan utanırsınız.
ayrılık vakti gelince elinizi cebinize atıp ege'deki pansiyon ücretlerinin 3 katı bir parayı ev sahibi yaşlı amcanın cebine koymak istersiniz,kendilerine hakaret edilmiş sayarlar,işte o an dünyada bu yaşlı dedenin bakır ve çay fabrikalarında kütleşmiş,sakat parmaklı elleri kadar mübarek,kutsal bir el olmadığına yemin edebilirsiniz.
''hakkını helal et bir isteğin var mı dede çarşıdan'' diyebilirsiniz ancak utanmış ve mahcup sesinizle...
yaşlı nine yazmasıyla ağzını tutarken,yaşlı dede bir an kafasını önüne eğer,bastonuyla toprağı eşelerken dünyanın en sert yüreğini bile yumuşatacak o sesle;
-''var ama oğul nasıl diyem bilmamki misafira karşi ayiptur,na der sora koni komşi''der.
yaşlı dedenin canını sıkan şeyin samanlığın yan yatan direği olduğunu öğrenirsiniz.3 metre boyunda futbol topu çapında bir direk ha yıkıldım ha yıkılacam diye size bakmaktadır.eğer direk yıkılırsa samanlığın çatısı da çökecektir.
diğer arkadaşınız bir sırıkla çatıyı hafiften kaldırırken siz de direği yerine oturtursunuz.iki tane de 10luk çivi çaktıktan sonra sağlamlığını muayene ederken yaşlı dede size dönüp;
-ay oğul kusurumuza kalmiyasın abu nalet futuğ olmasa ben sani heç çiğardurdum orya'' der.
gömleğinizi giydikten sonra dedeye göre tamiri imkansız olmayan ancak sizin iki dakikada hallettiğiniz çatı için binbir türlü iltifat alırsınız.
oğullarını yazdan yaza gören bu yaşlı insanların hayır duasını aldıktan sonra bu güzel yer daha içten daha samimi görünür size.
işte öyle bir memlekettir şavşat.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar