bugün

çetin altan

daha bir hafta önce mina urganın kitabında adını duyup ön yargıya kapıldığım adam. mina urganın eskiden bizdendi şimdi döndü dediği adam hatta şöyle bir entry girmiştim

(bkz: bir dinozorun anıları/#29796213)

kitapta geçen bölüm şöyle

--spoiler--
Çetin Altan’ı Kanal 7’de programa çağırırlar; şiir okuması meşhurdur ya, programın sonunda şiir okuması istenir. Çetin Altan’da kurt tabii, madem öyle Necip Fazıl’dan birşeyler okuyayım bari der; programdaki tipler de “Çetin abi jest yaptı” diye keyiflenirler.
Gelgelelim, Çetin Altan, kadın bacakları şiirini okur!
Şiir de şöyledir;
Her kadının bastığı yerde sanki kalbim var
Kalbim ki vahşi bir zevk alır ezilişinden

Bir kadının içinden ağlayışı, gülüşü,

Gözlerinden ziyade bacaklarına yakın.

Bir lisandır onların duruşu, bükülüşü

Kadınlar!Onlar varken konuşmayınız sakın.

ince sütunlardaki ilahi güzelliğe

Bacakların ruhudur şekil veren diyorum

Bacakları bir kalın örtüde saklı diye

Mermerde kalbi çarpan Venüs’ü sevmiyorum

Ömrümüzün geçtiği yolda, bana sorsalar

Gidiyorum bir kadın bacağının peşinden.

Boynuma doladığım güzel putu görseler.

insanlar öğrenirdi neye tapacağını

Kör olsam da açılır gözüm, ona sürseler

isa’nın eli diye bir kadın bacağını

Tabi ilk dizeleri duyunca suratlar morun tonları arasında gidip gelir, araya hemen müzik kapaklar, Altan okudukça sesi de dibe dayarlar. Lakin, rakı ve sigara ile pişmiş Çetin Altan’ın ses telleriyle sidik yarıştırmak kolay değildir; Çetin Altan’da yükseltir sesini.
--spoiler--