daha bir hafta önce mina urganın kitabında adını duyup ön yargıya kapıldığım adam. mina urganın eskiden bizdendi şimdi döndü dediği adam hatta şöyle bir entry girmiştim
--spoiler--
Çetin Altan’ı Kanal 7’de programa çağırırlar; şiir okuması meşhurdur ya, programın sonunda şiir okuması istenir. Çetin Altan’da kurt tabii, madem öyle Necip Fazıl’dan birşeyler okuyayım bari der; programdaki tipler de “Çetin abi jest yaptı” diye keyiflenirler.
Gelgelelim, Çetin Altan, kadın bacakları şiirini okur!
Şiir de şöyledir;
Her kadının bastığı yerde sanki kalbim var
Kalbim ki vahşi bir zevk alır ezilişinden
Bir kadının içinden ağlayışı, gülüşü,
Gözlerinden ziyade bacaklarına yakın.
Bir lisandır onların duruşu, bükülüşü
Kadınlar!Onlar varken konuşmayınız sakın.
ince sütunlardaki ilahi güzelliğe
Bacakların ruhudur şekil veren diyorum
Bacakları bir kalın örtüde saklı diye
Mermerde kalbi çarpan Venüs’ü sevmiyorum
Ömrümüzün geçtiği yolda, bana sorsalar
Gidiyorum bir kadın bacağının peşinden.
Boynuma doladığım güzel putu görseler.
insanlar öğrenirdi neye tapacağını
Kör olsam da açılır gözüm, ona sürseler
isa’nın eli diye bir kadın bacağını
Tabi ilk dizeleri duyunca suratlar morun tonları arasında gidip gelir, araya hemen müzik kapaklar, Altan okudukça sesi de dibe dayarlar. Lakin, rakı ve sigara ile pişmiş Çetin Altan’ın ses telleriyle sidik yarıştırmak kolay değildir; Çetin Altan’da yükseltir sesini.
--spoiler--