bugün

lale

Bilime göre;
zambakgiller familyasından Tulipa cinsi olan, soğanlı bir süs bitkisi.

Tarihe göre;
doğu kültüründe önemli bir yer kaplayan ve Kanuni tarafından holllanda kralına gönderildikten sonra batının da hayranlığını kazanan çiçektir.

Mitolojiye göre;
Yaprağın üzerineki çiğ tanesine yıldırım düşer ve yaprakla çiğ tanesi alev almaya başlar. daha sonra donup lale şeklini alırlar. ortasındaki koyuluğun sebebide bu yangındır.

Sanata göre;
ustaların elinde hat sanatına dönüşmüş, vazgeçilmez ve vazgeçilmemesi gereken konusudur. Şiirlere konu olmuş, çinilerde işlenmiş, saraylarda motif olmuştur.

sözlüğe göre;
Adını persce "Toliban: turban" sözcüğünden almıştır.

bana göre;
lalenin duruşu asil ve kırılgandır. ama ellediğinizde, koparmaya çalıştığınızda ürküp, dağılmaz. Ve daima eğilmeden büyür, dimdik durur. Belini hiçbir fırtına bükememiştir...

Allah hem zerafeti hem de gücü yaratılanlar arasında insana dahi vermeye kıyamamış oysa bu çiçek, kadife yapraklarında birbirinin taban tabana zıttı olan bu durumu ona yakışan bir biçimde taşır.

haketmiyor sadece bir bitki olarak kalmayı. bu yuzden şiirde şair sevdiğini bir tek ona benzetir.
Belki de görünüşü ile bir felsefedir..