bugün

süleyman seba

her ne kadar insan doğası olarak daha eskiyi yüceltme eğilimlerimiz olsa bile, beşiktaş'ın gelmiş geçmiş en büyük efsanesidir. çocukluğumun seba dönemine denk gelmesinden dolayı ölüm haberinin alınması ile birlikte gözden yaşlar süzdürmüştür.

stadın kullanım hakkını alması, fulya arazileri, çilekli tesisleri, hepsini geçtim bjk plazanın ana kapısından içeri girip, şöyle bir başınızı kaldırıp baktığınızda istanbul'un en değerli yerlerinden birine dikmiş olduğu bu binalar bile madden beşiktaş'a nasıl bir çağ atlattığını anlamanıza yeter de artar bile.

en az maddi olarak çağ atlatması, belki de daha önemlisi, maalesef şu an pek elle tutulur bir tarafı kalmamış olsa bile beşiktaş'a katmış olduğu karakteri, duruşu, kupa sevincinde bile takımı aşırıya kaçmadan sevinmesi konusunda uyarması, o kadar makam, mevki sahibi olması, istese beşiktaş adını kullanarak milyonlarca lira kazanma imkanı olmasına rağmen kulüp binasından yürüyerek eve giden, kendisine küfür eden taraftarın arasına girerek maç seyredebilen, mahallenin kaldırımına tabure atıp tavla oynayabilen şimdikiler gibi iki koltuğa oturunca arkadaşını bile gözmezden gelen tiplere rağman selamını kimseden esirgemeyen, mütevazı kişiliğini hep koruyan beşiktaş'ımızın babasıdır. türk futbolunda ki baba lakabını, özel yaşantısında çocuğu olmamasına rağmen beşiktaş'ı evladı gibi koruyup kollaması, gözü gibi bakmasıyla sonuna kadar haketmiştir.

beşiktaş'a kattıklarını hiçbirzaman unutmayacağız ve seni hep beşiktaş'ın babası olarak hatırlayacağız. vermiş olduğun "Beşiktaş için birşeyler yapmak istiyorsanız, kimsenin adamı olmayın." öğüdünü hep aklımızda tutacak, beşiktaş'ı üzmemeleri için karınca kararınca elimizden ne gelirse yapacağız. nur içinde yat beşiktaş'ın dervişi.