bugün

cehalet

her ne kadar kendimi uzak tutmaya çalışsamda ister istemez karışma isteği duyduğum entry/başlık ikilisnde sıklıkla karşılaştığım hadise.

başlık ve entry çeşitlerine göre içimden geçenler:

- yazar hazretleri buyurmuş falanca kişi şunlar için şunu demiş.
-e peki sen ne diyorsun? valla ben onun gibi düşünüyorum. Yani bilgim yok ve esasen fikir de benim değil. "mış gibi" yapıyorum.

- yazar hazretleri yorum yapıyor.
- ne hakkında?
- ne bileyim her zaman için bulur birşey.
- yapılan yorum, kaynağını hangi bilgiden alıyor?
- yazar nereden bilecek kendisine gelen mailde dağıtılmayı bekleyen sloganlardan.

- yazar hazretleri tanım yapıyor.
- nereden öğrenmiş bu bilgiyi?
- öğrenmemiş, copy-paste yapıyor. öğrense ne olur ki?
- öyle deme "öğrenme davranışlar yoluyla meydana gelen devamlı değişikliklerdir" ne yani bu öğrenmiyor mu?
- hayır canım ne münasebet! adam bunu omurilikten yapıyor. yani o derece doğal ve refleksif bir hareket.

- Yazar hazretleri etnisite hakkında malumat veriyor.
- Daha önce bu konuda bir çalışması var mı?
- ne gezer!!
- Peki daha önce bu konuda okuma yapmış mı?
- gazetelerdeki köşe yazıları, marjinal dergi ve gazetelerdeki yorumları okumuş.
- PEki etnisite ve ırk ayrımı konusunda bilimin antropolojinin, sosyolojinin vardığı nokta konusunda ne diyor? haberi var mı?
- Valla ne bileyim okduğunu sanmam ve esasen sosyolojinin, antropolojinin ne olduğunu bildiğini de sanmam. Ha kaldıki buna ihtiyacı var mı o da tartışılır.
- Neden?
- Yahu okuyupta zihin konforunu mu bozsun?
- Ya ne yapsın böyle zırvalayıp dursun mu?
- valla koyunun olmadığı yerde keçiye abdurahman çelebi derler. hazretin söyledikleri için şakşakçı bulması zor olmuyor.
- peki okuduğu bilgilere kuşkuyla yaklaşması mümkün değil mi?
- hiç sanmam. böyle olsa zırva, çöp diye nitelendirilebilecek hastalıklı zihin ürünü sözleri buraya taşıyıp altına imzasını atar mıydı?
- ne demek istiyorsun?
- demem o ki?
yahu boşver sinirlenmeye değmez. gel biz dalgamıza bakalım...