bugün

troçki

Önce Kızıl Ordunun başına geçti, devrim yaptı. Sonra farklı düşüncelerinden dolayı afaroz edildi. Hem de en yakın arkadaşları tarafından. Kaçmak zorunda kaldı uğruna ölümleri göze aldığın memleketinden. istanbul'da Büyükada ilk durağı oldu. Burada can güvenliğinden endişe etti ve Meksika'ya gitti. Başına yediği buz baltası darbesiyle hayata veda etti. Zaten Lenin'in ölümünden sonra genel sekreterliğe geçince Stalin tarafından en büyük darbeyi yedi... Lenin'in söylediği "Bütün toplum tek bir fabrika ve büroya dönüşecek, eşit işe eşit ücret ödenecektir." sözüne karşı "Tek işverenin devlet olduğu bir ülkede muhalefetin anlamı, yavaş yavaş ölüme mahkumiyettir. Çalışmayana ekmek yok diyen eski prensibin yerini artık, boyun eğmeyene ekmek yok prensibi almıştır." demiş ve muhalefetin dibine vurmuşluğu saygı duyduğum tek yönüdür. Elbette bu düşüncelerini savunduğum anlamına gelmiyor. Zaten bu tür düşüncelerin hastalık olduğunu aklı selim her insan bilir. Demokrasi ve Cumhuriyet dışında her yönetim baskıcı ve zorbadır. Uzun yaşaması beklenilmez. Troçki'de olduğu gibi gün gelir kendi eğittiğin adamların gazabına uğrarsın. Hayat o sebeple çok garip...