refahyol hükümeti necmettin erbakan başbakanlığında iktidarına devam ederken, gidişattan hoşlanmayan tsk, sonradan postmodern diye adlandırılan, refah partisi'nin kapatılmasıyla son bulan, darbe girişimiyle radikal islamcı diye nitelendirdikleri kesime türkiye'de siyaset yapabilme imkanını ortadan kaldırmıştı. hatırlanırsa bu postmodern darbe tam da erbakan'ın araplarla olan ilişkilerinin doruk noktasına ulaştığı, başbakanlıkta araplara, şeyhlere yemekler verildiği zamana denk gelmekteydi. askerle kötü duruma düşen refah partisi daha sonraki süreçlerde bir daha o zamanki oy seviyelerine ulaşamamış, bunun sonucunda da parti tabanından bölünmeler gerçekleşmişti. artık radikal islamcılara siyaset yapmak yasaktı. bu siyasi arenada gözükmeyecekleri anlamına gelmiyorsa da siyaset yapmaları engellenmişti. bu noktadan sonra bazıları milli görüş gömleğini üzerinden çıkarttı ve de değiştiklerini belirtti. artık türk siyaset literatüründe ılımlı islamdan, muhafazakar demokrasiden bahsedilir oldu.
işte, biraz da zorunluluktan, ılımlılaşan, muhafazakar olmasının yanında da demokrisiden bahsetmeye başlayan bir parti. olaya bu gözle bakıldığı zaman adalet ve kalkınma partisi'nin yobaz olduğunu söyleyebilmek, tüm bunları yoksaymakla, türk silahlı kuvvetleri'nin gücünü tam olarak kavrayamamakla bağdaşır. öyle ki eğer adalet ve kalkınma partisi, refah partisi gibi ılımlı çizgisinden sapar da radikalleşmeye kalkarsa, siyasetin içinde bu kadar aktif rol alamayacaklarının farkındadırlar. ayrıca siyasi bir partiden de yobaz diye bahsetmek ne kadar doğrudur. bilinmemektedir...
edit: söylemeden edemeyeceğim. şu anda adalet ve kalkınma partisi'nin tek başına iktidarını sürdürdüğü, ikinci dönemin içindeyiz. oy aldıkları kesimin kendilerinden bazı bekletileri var ve bu parti bu beklentilerin ne kadarını karşılamış durumda? türban sorununa önerileri neler ya da imam hatip liseleri, katsayı eşitsizliği gibi tabanın sorun olarak nitelediği olaylara ne gibi önlemler almışlar, almaya çalışıyorlar, düşünceleri neler? bir de yukarıda yazılanları bu gözle değerlendirin...
