sofia coppola'nın başarılı bir filmi. film biyografik şekilde ilerliyor, ama tabii ki -aşırı bir ders veya mesaj verme kaygısı hissedilmese de- istediği noktaları (marie'nin coşup aşırı israfa girmesi ve bu konuda uyarılması, evliliğinde aşk hayatında tatmini bulamaması, fransa sarayındaki suyu çıkacak noktaya gelen lüks merakı vs) göze soka soka vurguluyor. antoinette'in yaşadığı ortamın şatafatı üzerinde epeyce çalışılmış; giysiler, yemekler, saray dekorasyonları, saç modelleri vs vs... öte yandan fon müziği olarak günümüzün şarkılarının kullanılması farklı bir dokunuş olmuş. kirsten dunst marie rolüne pek hoş gitmiş. marie'nin abisinin sohbetle karışık modda krala marie ile nasıl çocuk yapacakları konusunda taktik vermesi, marie'nin kendisi hakkındaki "ekmek yoksa pasta yesinler" dediği konulu bir gazete haberini (veya broüşürü) okuyunca "yok artık, tabii ki öyle bir şey demedim!" muhabbeti yaptığı sahne filmin gayet ilginç anları arasında.