bugün
- türk erkeklerindeki iğrenç detaylar8
- sokak hayvanları uyutulacak73
- 23 mayıs 2024 beşiktaş trabzonspor maçı25
- icardi190538
- mert hakan yandaş17
- e f e8
- aydinoglu bombala21
- kocaeli de asansöre sıçan adam8
- 6 ayda yazılımcı olmak11
- ismail kartal19
- mecidiyeköy metrosunda intihar eden kız10
- 23 mayıs 2024 ali koç basın toplantısı11
- kızlar kendi aralarında ne konuşuyor11
- türk kızları neden gülümsemiyor11
- dünya türkiye'nin neyini kıskanıyor13
- sjsjsjsjsjsjsjsjsjsjsj sjs8
- bik bik için diktiğim etek17
- akpnin hala bedava kek vaadini tutmaması13
- insan olmaya ceyrek kala8
- anın görüntüsü9
- galatasaray20
- türkiyedeki rusların gövde gösterisi yapması12
- geldi yine deli8
- age of empires'in üstüne oyun var mı12
- afganistan yardımlaşma derneği başkanı16
- 22 mayıs 2024 atalanta bayer leverkusen maçı9
- rusların en iyi olduğu şeyler25
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi15
- iran'ın teşekkür mesajında türk bayrağı koymaması14
- erkeklerin sözlükte durma nedeni10
- hangi sözlük erkeğiyle evlenmek istersin8
- spor salonuna gitsem erkekler popoma bakar mı26
- unutulan ünlüler11
- işid'in bütün yaptıkları meşrudur10
- karınızla gratise gider misiniz11
- sokak köpeklerini isteyen evinde baksın9
- fazla bilinmeyen harika şeyler8
- ankarayı öven tip17
- manyak olmaya karar verdim9
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması13
- kaza yerinin tespiti iran ihası tarafından yapıldı8
- bugün üike olarak resmi yastayız11
- bir galatasaraylının kulağına fred diye fısıldamak12
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz10
- icardi1905'i silip atmak19
- escort ile evlenmek10
- şişmanlar ölünce nereye gider8
- ellerim bos gonlum hos9
- kilo almak için bik bikle evlenmek10
- alex de souza vs fred9
sanırım bu kitabın kaderi bu; uzunca bir süre kitaplıkta sırasının gelmesini beklemesi. kitabı okumuş olan kiminle konuşsam hepsi bir kenara fırlatmışlar, belli bir süre sonra kitaplıkta karşılaştıklarında(orada olduğu bile unutulmuş) okumaya başlamışlar ve ellerinden düşmemiş. tabi "lost" dizisi sayesinde ülkemizde bu kadar popüler olan kitap bu sayede girmiştir bir çok kitaplığa. lost' u izlememiş birisi olarak bu kitabı iki yıl önce almamın sebebini bile hatırlamıyorum. muhtemelen bir makalede filan rastlamışımdır ismine, o şekilde çok kitap almışlığım vardır çünkü. birisi yazısında bir kitaba gönderme yaptığı an o kitabı alıp okuyasım geliyor, yoksa yazıyı okumamın bir anlamı kalmıyormuş gibi hissediyorum.
kısaca bir grup tavşanın yeni bir hayat kurma mücadelesi amacıyla çıktıkları yolculuğu anlatıyor kitap. tabi bu süreçte yıllarca içinde yaşadıkları toplum düzeninin sorgulamasını yapıp kendi doğruları ile yeni bir sosyal hayat kurma çabaları kitabın esas meselesi. neredeyse her tavşanın kendine has özellikleri/yetenekleri var. lider-savaşçı-zeki-cesur-asker-atletik vb. vasıfları olan tavşanlar içinde beni en çok etkileyen ise; fiziksel olarak tüm tavşanlardan zayıf olmasına rağmen olacakları önceden hissedebildiği için tüm koloniyi tek bir cümlesiyle hurra oradan oraya sürükleyebilen, bir nevi kahin diyebileceğimiz "fiver" karakteri. kitabın henüz ilk bölümünde karşımıza çıkan fiver' ın rüyası üzerinden şekillenmeye başlar hikaye. tabi beni bu karaktere henüz kitabın ilk sayfalarında bağlayan şey, donnie darko filminde, donnie darko' ya "bak ölecez" , "şu kadar vaktin kaldı oğlum" diye kehanetlerde bulunan "frank" isimli yetişkin bir insan boyutlarındaki tavşanı aklıma getirmesidir(frank tavşan kıyafetli bir insan olarak görülse de kendisinin tavşan kıyafeti giymediğini, bizlerin insan kıyafeti giydiğini söyler bir sahnede). fiver' ın konuştuğu kısımları okurken frank' in silueti canlandı hep zihnimde.
dışarıdan naif bir hikaye gibi görünse de o kadar acımasız savaşlar yaşanıyor ki, şöyle söyleyeyim o sevimli görünüşlü tavşanlara olan sempatiniz azalabilir. gerektiğinde ne kadar vahşi hayvanlar olabildiklerini şaşkınlıkla okudum ben. koloni halinde birlikte yaşayan tavşanların öleceklerini anladıkları zaman kimseye haber vermeden koloniden uzaklaşıp tek başına ölmeleri ise hayatımda gördüğüm en asil davranışlardan biri. "beraber yaşa, yalnız öl" diye bir felsefeye sahip bu hayvanlar.
kısaca bir grup tavşanın yeni bir hayat kurma mücadelesi amacıyla çıktıkları yolculuğu anlatıyor kitap. tabi bu süreçte yıllarca içinde yaşadıkları toplum düzeninin sorgulamasını yapıp kendi doğruları ile yeni bir sosyal hayat kurma çabaları kitabın esas meselesi. neredeyse her tavşanın kendine has özellikleri/yetenekleri var. lider-savaşçı-zeki-cesur-asker-atletik vb. vasıfları olan tavşanlar içinde beni en çok etkileyen ise; fiziksel olarak tüm tavşanlardan zayıf olmasına rağmen olacakları önceden hissedebildiği için tüm koloniyi tek bir cümlesiyle hurra oradan oraya sürükleyebilen, bir nevi kahin diyebileceğimiz "fiver" karakteri. kitabın henüz ilk bölümünde karşımıza çıkan fiver' ın rüyası üzerinden şekillenmeye başlar hikaye. tabi beni bu karaktere henüz kitabın ilk sayfalarında bağlayan şey, donnie darko filminde, donnie darko' ya "bak ölecez" , "şu kadar vaktin kaldı oğlum" diye kehanetlerde bulunan "frank" isimli yetişkin bir insan boyutlarındaki tavşanı aklıma getirmesidir(frank tavşan kıyafetli bir insan olarak görülse de kendisinin tavşan kıyafeti giymediğini, bizlerin insan kıyafeti giydiğini söyler bir sahnede). fiver' ın konuştuğu kısımları okurken frank' in silueti canlandı hep zihnimde.
dışarıdan naif bir hikaye gibi görünse de o kadar acımasız savaşlar yaşanıyor ki, şöyle söyleyeyim o sevimli görünüşlü tavşanlara olan sempatiniz azalabilir. gerektiğinde ne kadar vahşi hayvanlar olabildiklerini şaşkınlıkla okudum ben. koloni halinde birlikte yaşayan tavşanların öleceklerini anladıkları zaman kimseye haber vermeden koloniden uzaklaşıp tek başına ölmeleri ise hayatımda gördüğüm en asil davranışlardan biri. "beraber yaşa, yalnız öl" diye bir felsefeye sahip bu hayvanlar.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar