günümüzde mevcut durum budur. bununla birlikte genel geçer bir doğru olduğunu kimse iddia etmemektedir. her lise/üniversite öğrencisine hayatının bir döneminde oktay sinanoğlu okutulur, bunu hiç anlamam. oktay sinanoğlu milliyetçi bir adamdır. dünya ise bir milletten ibaret değildir, eğer dilden bahsediyorsanız daha geniş görmeyi öğrenmelisiniz.
kimse durup dururken aha dur ingilizceyi duydum, bence mükemmel bir şey dur yücelteyim; öznesi yüklemi ayy tam benlik dememiştir. dil bu şekilde yaygınlaşmaz. dil kavramının kendisi dünyanın güçlü topluluklarından biri olmanızı sağlamaya yetmez. biz kimiz? anglosakson kavimiyiz, ilkeliz. ne yapmalıyız? önce ingilizceyi yaymalıyız beyler, sonra bir şekilde sanayi devrimi falan yaparız. böyle mi oluyor sanıyorsunuz?
yarın bir gün ekonomik gücünü artırırsan, ticarette adından söz ettirirsen, politikada ataklar yaparsan millet türkçe de öğrenmek zorunda kalır. unutmayın dil bir iletişim aracıdır. bir toplulukla iletişim kurmak ne kadar önem kazanırsa, o topluluğun kullandığı iletişim aracı da o kadar önemli hale gelir.
şunu da unutmamak lazım, toplumlar değişmeye devam ettiği sürece ne kadar zengin olursa olsun diller değişikliklere uğramak zorundadır. türkçeyi bugün, şu anda bir şekilde kasıp dünya dili haline getirmeyi başardık diyelim, yarın yine başkası türkçeden daha üstün olacaktır. dolayısıyla bu anlamsız dil milliyetçiliği niye?