psikanalizin öncülerinden olmakla beraber, fikirleri freud'dan çok farklıdır.
her kişinin eksik olduğu yanlar vardır. çevresel faktörlere ve çevremizde kendimizle kıyaslayacağımız kişilere göre önem kazanan eksikliklerimiz vardır. kimimizin gözü bozuk, kimimizin matematik yeteneği düşüktür. bu durumlarda insanlar aşağılık duygusu yaşar. aşağılık duygusu aslında iyi bir şeydir çünkü bu duyguyla mücadele ederken kendimizi geliştiririz. kişilerin bu aşağılık duygusuyla baş etme yöntemi ve başarılı olup olmadığı, kişiliğini belirler.
aşağılık duygusuyla baş etmenin üç yolu vardır:
1. mükemmellik çabası
kişiler eksik yönlerini aşmaya veya başka bir şeyle dengelemeye çalışırlar. eli olmayan kişilerin ayaklarıyla yazı yazmaları ve hatta ressam olmaları buna örnektir. çirkin bir kadının entellektüel yeteneklerini ilerletme çabası da çok güzel bir örnektir. sağlıklı yöntem budur.
2. üstünlük çabası
burda kişiler eksikliklerini görmezden gelirler, kendilerini diğer insanlardan üstün görme eğilimindedirler. eksikliklerini bilinçaltına iterer. nevrotik problemler yaratır uzun vadede bu yöntem. uzun vadede kişi üstünlük kompleksi geliştirir.
3. çabalamamak
kişi kendisinin eksik bir insan olduğuna inamıştır. ya eksiklerini aşmayı denemiş ve başaramamıştır, ya küçüklüğü boyunca otoriter bir aile tarafından ezik olduğuna, başaramayacağına inanmıştır. kendine olan güveni çok düşüktür. çaba göstermemeyi tercih eder. uzun vadede aşağılık kompleksi geliştirir. nevrotik problemlere işarettir.
adler'e göre, kişi eksiklikleriyle yüzleşmeli ve onları aşmalıdır. yoksa nevrotik problemler geliştirir, sosyal yönden başarısız olur, sağlıklı bir ruh haline sahip olamaz.