ahmet ümit'in polisiye yönünü bilmeden okuduğum kitabı. lisede elden ele dolaşırken o kitap haliyle benim de dikkatimi çekti. o zaman türk klasiklerini bitirmeye çalıştığım için başka bir şey okuyamıyordum. kitap elime geldi. bana kitabı veren kişi 'çok beğendim, inanılmaz güzel' demesiyle beklentim yükseldi. kitabı okumaya başladım ama içimden 'ne lan bu, bunun neresi güzel. neyse dur bakalım belki bir şey çıkar' diye diye bitirdim kitabı.
şimdi kitaba dair hatırladığım tek şey ellerle ilgili bir hikayenin olduğu. sevgilisinin ellerine aşık bir kadın, ve sanırım sevgilisinin ellerinden ölümü tadıyordu. ellere olan ilgimden sanırım aklımda kalmış bu hikaye. onun dışında okuyup, zlhnimde yer etmemiş bir kitap sadece.