bugün

davranışlarımızın ego ile bağıntısı

oldukça güçlü ve ayrılmaz bir bağıntıdır. insan egosyula beraber yaşayan bir varlıktır. egosu onun için vazgeçilmez ve değiştiremediği bir parçadır. egomuz için yaşar, bencillikle hareket ederiz. bunlar ne kadar kötü şeyler olarak aksettirilse de insanın varoluşuyla beraber varolmuş kin, nefret, sinir minvalinde duygu ve davranışlardır.

belirli bir topluluk ve başkaları tarafından çizilmiş bir medeniyet sınırları içinde yaşaması zorunlu kılınan insan, gün geçtikçe egosunu törpülemeye çalışmıştır. alçokgönüllülük, mütevazilik gibi davranışlar hep iyi gösterilmiştir. bunun doğrultusunda da bu "medeni toplum"da bu davranışları sergileyen bireyler övülmüş, ön plana çıkarılmış, örnek gösterilmiştir.

ego insanın değişmez ve vazgeçilmez bir parçası olduğuna göre biz halen egomuza hizmet etmeye devam ediyoruz, daha açığı egomuz için bir şeyler yapıyoruz. pek belli olmasa da bu yaptıklarımız "medeni toplum"da, alçakgönüllülük başlığı altında toplanıyor. zıt kavramlar olsa da, ilk düşünüldüğünde mantıksız gelse de alçakgönüllü olmamızın nedeni de egomuz. iyi şeyler yapmamızın nedeni de egomuz.

alçakgönüllü olmak bizim dimağımıza iyi olarak yerleştirilimiş. biz mütevazi bir şekilde davrandığımızda başkalarına örnek gösteriliyor, hemen "ne iyi insan" diye damgalanıyoruz. sonucunda ne oluyor? iyi oluyoruz, ve egomuz tatmin oluyor. sonuçta alçakgönüllülüğün kime ne faydası var? kendi alemimizde, kendi ruhumuzda, kendi zihnimizde kendimizi iyi olarak bilmek; egomuzu tatmin etmek için en iyi yol.

kendi görüşüme verilecek en saçma ve açıklaması zor olan örneklerden biri de "iyilik yap denize at" düşüncesi. iyiliği, tam olarak olmasa da bir yerde kendi egomuzu tatmin etmek için yaptığımızı belirtmiştim. siz iyilik yapıp kimseye söylemezseniz eğer, bunun çok çok iyi bir davranış olduğunu düşünecek ve egonuzun tatminini katmerlendireceksiniz. sonuçta en tasvip edilen davranışı yaptınız, sizden iyisi yok!

tüm bu his, hırs, ego gibi kavramlardan arınmış zihniyetler olsa da, günümüz dünyasında yaşanan durum tamamıyla bu. benim görüşüme göre bu o kadar da yanlış bir davranış değil, sonuçta ego ile büyüyor, yetişiyoruz. hayatımız egomuz ekseninde dönüyor. aşkı bile egomuza alet ediyoruz. en güzel kızlara, en iyi giyinen kızlara aşık oluyoruz. egodan kurtulmak, günümüz dünyasında hayalleşiyor.

kendi iç dünyamızla, kendi benliğimizle yüzleştiğimizde; kendimize sorduğumuzda, hangimiz egomuz için yaşamıyoruz ki?

siz yazmadan ben yazayım;

(bkz: bir egoistin günlüğü)