paris günlerinde yakın dostu olan ahmet kutsi tecer'in, halini görüp türkiye dönmesi için arkadaşlarından binbir ricayla toplayarak kendisine verdiği paraları bile paris pavyonlarında içki ve kumara yatırarak heba etmiştir.
"hidayete erdiğini" açıkladığı dönemlerde bile taksim'de polis tarafından yapılan bir batakhane baskınında yakalanınca, duruşmaya çıkarıldığında hakim karşısında kendini "ben oraya kumar oynamak için değil, ahlaki tetkikler yapmak için gittim" diyerek savunmuştur. karakteri, söylediklerinin ne kadar doğru ne kadar yanlış olduğu tartışılır. ama büyük bir nazım ustası olduğu da şüphe götürmez gerçektir..