bugün

çankırı

okuma yazma oranı yüksek ilimiz.
savaş sırasında işgal edilmemiş, düşman eli değmemiş bir anadolu şehridir.
çankırı'da esnafa değil memura kız verilir(miş). *
bir de tabii, leblebi mevzuu var.
efendim, leblebi bilindiği gibi çorum menşeilidir.
ancak istanbul'daki kuruyemişçilerin pek çoğu, hatta yine anneannemin tespit(!)ine göre, yüzde doksanbeşi çankırı'lıdır.
hakikaten, var böyle bir şey.
bunun da sebebi zamanında çankırı'nın orta kazasına yerleşmiş bir çorumlu'nun, leblebiyle halkı tanıştırması.
tabii "bunun adı leblebi, şöyle yapılır böyle edilir, herkes öğrensin" şeklinde çankırı halkına leblebiyi öğretmekle görevlendirildiği filan da yoktu bahsi geçen zatın. ancak işte, o bir çankırılıya öğretmiş, o çankırılı da bir başkasına derken.. çankırı'da leblebi sever bir memleket olmuş.
fazla bilinmez ama.. öyle.
bir de çok rica ediyorum, çankırılılara elekçi, cingan, çingene filan demeyiniz! zira çok alınırlar, alınıyorum da. çankırı'da, bu kez dayımdan aldığım bilgiye göre zamanında 500 adet köy varmış ve bunlardan sadece iki tanesi çingene bölgesiymiş, çankırılılar çingenedir filan, palavra yani. bildiğin anadolu insanı, bildiğin türk işte kardeşim.