Dünyanın en masum aşklarından biri olarak bilinir Kafka ve Milenanın aşkları. Birbirlerini görmeden dostça başlayan mektuplar kısa bir süre sonra tutkulu bir aşka dönüşüverir. Mektuplaşmaları tam 3 yıl sürer ve bu süre içinde sadece iki kez buluşurlar. Çünkü Kafka nişanlı, Milana ise evlidir ve ikisi de mutsuzdur.
ikisi de Yahudidir ve Hitler döneminin yılgınlığı sinmiştir aşklarının üzerine. Bir süre sonra Milena kocasından ayrılır, ama Yahudi dostu, diye toplama kamplarına alınır. Özgürlüğü tadamadan hayata veda eder Milena. Ve Kafka, o da yakalandığı hastalığın pençesinden kurtulamaz ve geride sadece mektuplarını bırakır aşkı adına.
parçalar;
Unutamayacağım bir doğa olayıydı yüzün istasyonda Milena: Bulutlardan değil, kendiliğinden gölgelenen bir güneştin sanki.
'Ah! milena, eğer burada olsaydın; yüzümü derin bir nefes alarak kucağına gömebilirdim.'
'Ve gece yazdığın mektup orada işte, nasıl okunabileceğini aklım almıyor, bir göğüs havayı solumak için böyle nasıl daralıp genişliyor, aklım almıyor, senden nasıl uzak kalınır, aklım almıyor.'
'Yorgunum. Tek istediğim, yüzümü kucağına koymak, başımın üzerinde dolaşan elini hissetmek ve sonsuza dek öyle kalmak.'