bugün
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl18
- bir galatasaraylının kulağına fred diye fısıldamak10
- sokak hayvanları uyutulacak17
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı13
- fenerbahçe büyüklüğü10
- ankarayı öven tip12
- icardi1905'i silip atmak20
- afganistan yardımlaşma derneği başkanı15
- akpnin hala bedava kek vaadini tutmaması13
- spor salonuna gitsem erkekler popoma bakar mı15
- sevgilinin kız arkadaş lobisi10
- escort ile evlenmek11
- şişmanlar ölünce nereye gider9
- ellerim bos gonlum hos12
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması12
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz16
- rusların en iyi olduğu şeyler20
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi16
- karınızla gratise gider misiniz10
- kilo almak için bik bikle evlenmek11
- alex de souza vs fred10
- icardi190532
- cumhrbaşkanm sizi dünya yenemedi ben nasıl yeneyim15
- cehennemde türkçe konuşulur8
- 19 mayıs 2024 fenerbahçenin bütün oyunları bozması16
- iran'ın depremde yas ilan etmemesi9
- dondurma yalarken erkeklerin sürekli bakması8
- jayden oosterwolde11
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması17
- anın görüntüsü13
- karınız olsa döver misiniz9
- fenerbahçe15
- yeşil gözlü erkek olmak10
- hani u19 gelecekti ühühühühühühü10
- fulya öztürk9
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası43
- maldivlere gitmek varken eminönü nde takılan martı10
- dursun özbek19
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı12
- galatasaray11
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı106
- izmir sıcağı9
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur17
- karıya kıza doymuş erkek8
- bir şarkı sözü der ki10
- mert hakan yandaş31
- ibrahim reisi13
- siz türkler şerefsizsiniz müslüman değilsiniz13
- erecto'nun trafik kazası geçirmesi13
- yozgatlı sevgiliyle yapılacaklar8
vallaa o dönemin dış işleri, böyle bir işe kalkışmadığına göre pek de iyi şeyler olmayacakmış diyebiliriz.
bizim o dönemde iki tane çok ciddi düşmanımız var; birisi italya ve sonraki dönemde alman nazizmi de dahil olmak üzere genel anlamda faşizm, diğeri komünist sscb. her ikisine de ideolojik olarak düşman değiliz o dönemde. hatta hükümet 23-50 arası dönemde bir komünistlere göz kırpıyor, bir faşistlere, en son da liberal demokrasiye. fakat diplomasi konusu o dönemin türkiyesi için çok önemliydi. devlet bir var oluş mücadelesi veriyor. batıda faşistlere karşı, doğuda ise sovyetlere karşı savunmasızız. ve öyle zamanlar geliyor ki, mucizelere kalıyor türkiyenin savaşa girmemesi. misal, almanlar ortadoğuya türkiye üzerinden uçaklarla geçmeyi planlarken türkiyede buna uygun havaalanı bulunmaması yüzünden bu planı rafa kaldırıyor. (nur bilge criss'ten alıntımdır)
almanları rahatlatırdık diyenler var. yahu yapmayın kardeşim, sovyetler daha savaşın başında türkiyeyi yerle bir eder, beceriksiz italyanlar da kaçacak delik ararlardı artık.
türkiye o dönemde kendisi açısından en doğru olanı yaptı. ve bu hiç de kolay olmadı. pek çok diplomatik dalavereler çevirmek zorunda kaldık. saman altından su yürüttük. bir taraftan da avuçlarımızı ovuşturduk ruslarla almanlar birbirini kırsın da ikisinden de kurtulalım diye. ama maalesef stalingraddan sonra ruslar çabuk toparlandı da tüm hevesimiz kursağımızda kaldı. insan gücü falan diye de boşuna çırpınmayın. http://en.wikipedia.org/w..._of_Stalingrad#Casualties
al bak, bu sadece bir savaş. ve bir buçuk milyondan fazla insan ölüyor. tavuk değil la bunlar, insan insan. hani eğer "olur da kazanırsak bir iki bi şey kapardık be hacı" kafasındaysanız bir daha düşünün derim. yüz binlerce insanımızı kaybedip savaştan sonra da üçün biriyle yetinebilirdik ve hatta böyle bir şey de gayet normal olurdu. türkiye bu savaştan hiç bir şey kazanamazdı. kazanan tarafta olsa bile. ama çok şey kaybedebilirdi ki biraz şansımız, biraz da o dönemki dış politikamız sayesinde fazla şey kaybetmedik çok şükür.
edit: şu başlık altında almanya ile türkiyenin de kıyaslandığını gördük ya çok şükür. her ikisi de yeni kurulmuş devlet ya, o yüzden almanlar endüstrisini tamamlayınca biz de endüstrileşmemizi tamamlamış oluyoruz de mi koçum? hey allahım yaa. şu sözlükte siyasetten sonra, tarih de konuşmak anlamsızlaştı. yine de biraz açıklayayım.
aslanım, senin versaydan sonra kuruldu dediğin almanyanın endüstrisiyle türkiyenin o dönemki endüstriyel gücünü bir kıyasla bakalım. ulan bizim memlekette daha en temel ihtiyaç malzemeleri üretilemezken almanlar panzer üretiyor o dönemde. biz daha bugün geçebildik yerli tanka. o da tam geçebilmişsek tabi. endüstrisi ve endüstriyel birikimi olan bir ülke için savaş vız gelir trıs gider. yıkılan her şeyin yerine yenisi yapılır, istihdam artar, insanlar zenginleşir... ama endüstri yoksa? işte o zaman savaşlar kat be kat yıkıcı olur.
ama doğru, almanlar da birinci dünya savaşını kaybetmişti, onlar bu savaşa giriyorsa biz de girebiliriz değil mi? hatta ikinci dünya savaşına girsek rusyadan girip japonyadan çıkardık değil mi? tövbe tövbe.
bizim o dönemde iki tane çok ciddi düşmanımız var; birisi italya ve sonraki dönemde alman nazizmi de dahil olmak üzere genel anlamda faşizm, diğeri komünist sscb. her ikisine de ideolojik olarak düşman değiliz o dönemde. hatta hükümet 23-50 arası dönemde bir komünistlere göz kırpıyor, bir faşistlere, en son da liberal demokrasiye. fakat diplomasi konusu o dönemin türkiyesi için çok önemliydi. devlet bir var oluş mücadelesi veriyor. batıda faşistlere karşı, doğuda ise sovyetlere karşı savunmasızız. ve öyle zamanlar geliyor ki, mucizelere kalıyor türkiyenin savaşa girmemesi. misal, almanlar ortadoğuya türkiye üzerinden uçaklarla geçmeyi planlarken türkiyede buna uygun havaalanı bulunmaması yüzünden bu planı rafa kaldırıyor. (nur bilge criss'ten alıntımdır)
almanları rahatlatırdık diyenler var. yahu yapmayın kardeşim, sovyetler daha savaşın başında türkiyeyi yerle bir eder, beceriksiz italyanlar da kaçacak delik ararlardı artık.
türkiye o dönemde kendisi açısından en doğru olanı yaptı. ve bu hiç de kolay olmadı. pek çok diplomatik dalavereler çevirmek zorunda kaldık. saman altından su yürüttük. bir taraftan da avuçlarımızı ovuşturduk ruslarla almanlar birbirini kırsın da ikisinden de kurtulalım diye. ama maalesef stalingraddan sonra ruslar çabuk toparlandı da tüm hevesimiz kursağımızda kaldı. insan gücü falan diye de boşuna çırpınmayın. http://en.wikipedia.org/w..._of_Stalingrad#Casualties
al bak, bu sadece bir savaş. ve bir buçuk milyondan fazla insan ölüyor. tavuk değil la bunlar, insan insan. hani eğer "olur da kazanırsak bir iki bi şey kapardık be hacı" kafasındaysanız bir daha düşünün derim. yüz binlerce insanımızı kaybedip savaştan sonra da üçün biriyle yetinebilirdik ve hatta böyle bir şey de gayet normal olurdu. türkiye bu savaştan hiç bir şey kazanamazdı. kazanan tarafta olsa bile. ama çok şey kaybedebilirdi ki biraz şansımız, biraz da o dönemki dış politikamız sayesinde fazla şey kaybetmedik çok şükür.
edit: şu başlık altında almanya ile türkiyenin de kıyaslandığını gördük ya çok şükür. her ikisi de yeni kurulmuş devlet ya, o yüzden almanlar endüstrisini tamamlayınca biz de endüstrileşmemizi tamamlamış oluyoruz de mi koçum? hey allahım yaa. şu sözlükte siyasetten sonra, tarih de konuşmak anlamsızlaştı. yine de biraz açıklayayım.
aslanım, senin versaydan sonra kuruldu dediğin almanyanın endüstrisiyle türkiyenin o dönemki endüstriyel gücünü bir kıyasla bakalım. ulan bizim memlekette daha en temel ihtiyaç malzemeleri üretilemezken almanlar panzer üretiyor o dönemde. biz daha bugün geçebildik yerli tanka. o da tam geçebilmişsek tabi. endüstrisi ve endüstriyel birikimi olan bir ülke için savaş vız gelir trıs gider. yıkılan her şeyin yerine yenisi yapılır, istihdam artar, insanlar zenginleşir... ama endüstri yoksa? işte o zaman savaşlar kat be kat yıkıcı olur.
ama doğru, almanlar da birinci dünya savaşını kaybetmişti, onlar bu savaşa giriyorsa biz de girebiliriz değil mi? hatta ikinci dünya savaşına girsek rusyadan girip japonyadan çıkardık değil mi? tövbe tövbe.
güncel Önemli Başlıklar