bugün
- siyasal islamcıların aslında kötü olmaması15
- beli açıp kot şort giymek10
- ahmet uğurlu16
- bir erkeğe nasıl aşık oldunuz31
- tecavüz ettiği kızlarını müge anlı da arayan baba11
- enes kanter'in cemaate 110 milyon dolar vermesi26
- ismail kartal9
- sokak kedilerine örgütlü saldırı başlayacağı gün15
- sözlüğün en güzel kızından aldığım iltifat11
- icardi19059
- jose mourinho14
- barbara palvin'in aldatılması10
- ağızdan çiş kokusu gelmesi15
- erdoğan'ın mülteci sevdası18
- magicovento cesurluğu12
- kadir mısırlıoğlu seven mhp'li sorunsalı12
- üçten fazla dövmesi olan kız12
- sağlık bakanının suriyeli rakamları12
- türbanlıların açık kızlara çok öfkeli olması14
- fener niye şampiyon olmuyor diye ağlayan çocuk12
- fenerbahçe seneye sistemi yenebilecek mi13
- galatasaray'ın en son kırmızı kart gördüğü derbi10
- amında oyalanmak istiyorum11
- kadir mısıroğlu'na bir söz bırak13
- albay kemal19
- midyenin 20 lira olmasına şaşıran gurbetçi9
- kılıçdaroğlu'nun kuracağı partiye isim önerileri10
- ateistlerin zeka seviyesi düşüktür15
- jose mourinho nun fenerbahçe ye transferi14
- dinci zekası8
- magicovento38
- cennette ergenliğe yeni giren eşleriniz olacak30
- hoşlandığı erkek tezgahtar çıkınca ağlayan kız12
- ben 76 yaşındayım beni tahrik ediyorsun15
- avrupalılar niye mülteci istemiyor sorunsalı10
- sözlük kızları sözlük erkeklerine yazıyor mudur17
- pedofiller niye uyutulmuyor sorunsalı8
- bir erkeğin bir kadına çicek alması16
- almanyada hilafet gösterisi12
- 99 098 146 tl satılan saat12
- 28 mayıs 2013 taksim gezi parkı direnişi20
- almanya türkiye emeklilik karşılaştırması11
- atatürkün mason localarını kapattırması13
- atatürk'ün kuran'ı kerim'i tercüme ettirmesi8
- d varank21
- uzun entry giren erkek9
- ayak fotosu isteyen yazarlar9
- zalbert ramstein den alt dudak almak8
- hiç aldatmayan erkekte sorun vardır9
- kadınların erkeklerden üstün olduğu konular18
Bir yerden ayrılacağım diye hiç bu kadar mutlu olmamıştım. Memleket halen mahalle baskısı meselesiyle uğraşırken (daha ne kadar devam edecek bu mevzuu?) Gökçeada kaç kişinin umurunda olur bilemiyorum ama iki laf etmeden edemeyeceğim.
Memlekette çok saçma yer gördüm ama bu kadar bilerek ve isteyerek berbat edilmiş bir yer daha görmedim.
Katiyen bir daha gitmek istemem, kimseye de önermem.
Mikro bir Türkiye de denilebilir. Her şey var!
Harap olmuş bir tarih, yerinden edilmiş Rum, Türk, Kürt binlerce insan, terk edilmiş çok güzel köyler, feci bir ırkçılık, katledilmiş bir doğa, inşaat mafyası, diz boyu yolsuzluk, sırf birileri para kazansın diye yapılmış saçma sapan ihaleler, mimari katliam, Kürt-Karadenizli savaşları, keçi terörü, kuşların göç yolları üzerine kurulmuş kaçak oteller ve insanı çileden çıkaracak kadar bol miktarda dedikodu, dedikodu, dedikodu...
Bunların hepsi ana karada da var evet ama arada şöyle bir fark var:
Burası hap kadar ve yukarıda saydığım kötülüklerin, rezilliklerin hepsini aynı anda, aynı noktada görebilmen, hissedebilmen ve kahrolman mümkün. Kaçacak yer yok.
Kaleköy'deki Yakamoz restorandan bir güneş batımı izlemek mesela yeterli. Sırasıyla: Güneş, hemen altında ne işe yaradığı belli olmayan ama birilerini mutlaka çok zengin etmiş bir mendirek, onun solunda Belediyenin yaptırıp sonra özelleştirdiği ve bugüne kadar gördüğüm en çirkin otel olan Gökçeada Resort, ikisinin arasında mendirek yüzünden devridaimi kaybolmuş ve sığlaşmış ve doğal dokusunu kaybolmuş bir koy, hemen biraz daha solda binası ve KULESi olmayan dolayısıyla ne için yapıldığı yine tartışmalara açık dev bir havaalanı, birbirinden çirkin ve dökülmekte olan okul binaları, başını biraz döndürünce arka tepede terkedilmiş bir Rum köyü, aklında burada doğum yok, ölüm var sadece diyen kadın ve..
Devam edemeyeceğim..
Parmağını uzatıp orası nedir? demenle beraber en az iki sayfalık bir bilgi akışı başlıyor. Kime sorsan başka bir şey söylüyor.
Hayatımda hiç bu kadar bilgi kirlenmesine uğradığımı hatırlamıyorum.
Karadenizlisi ayrı konuşuyor, Kürdü ayrı konuşuyor, istanbullusu ayrı konuşuyor, askeri komple ayrı konuşuyor..
Ada tümüyle faşizme ve keçiye teslim olmuş durumda. Herkes herkesten ölesiye nefret ediyor. Rumlar temizlendi şimdi sıra birbirlerinde.. Bu arada malı götüren götürüyor. Serbest dolaşan ve ancak kesilecekleri zaman aranılıp bulunan keçiler ise diken hariç adadaki bütün bitkileri yemiş yutmuş durumda. Ne güzel değil mi! Etrafını dikenli telli duvarlarla çevirmezsen tek bir ot yetiştiremiyorsun ama zaten kimin umurunda otmuş, ağaçmış, dünyanın en sulak ikinci adasıymış, bir zamanlar her taraf meyve bahçesiymiş, sonradan gelenler yakacak odun diye meyve ağaçlarını kesmişmiş...
Hele Şirin Köy gibi kendisinin tam tersi isimler takılmış radyasyon köyleri var ki olamaz dehşette.. Sovyetler Birliği zamanında nükleer denemeler yapılırken inşa edilmiş sonra terk edilmiş böyle hayalet şehirler vardır. Semipalatinsk gibi.. Onların küçüğü sanki bunlar. Bulgaristan'dan kaçan Türkler yerleştirilmiş zamanında. Kaçtıklarına pişman mıdırlar acaba?
Özetle ada manen ve maddeten çipçirkin bir yer olsun diye 85 yıldır elbirliğiyle uğraşılmış, uğraşılmaya devam ediliyor ve anladığım kadarıyla da özel bir çaba ve emirle de bu katliama devam edilecek. Belediyesi ayrı, özel teşebbüsü ayrı, askeri ayrı.. (Askerin diktiği yirmi otuz dönümlük çam ormanını tenzih ederim ama şehir içinde diktikleri binalar dünya çirkinlik rekoruna doğru hızla gitmekte)
***
Türkiye'yi hap; olmuş karşıma çıkmış gibi hissettim. Derin bir yeis ve dehşetle, tüylerim diken diken adadan ayrıldım. insanlar da Türkiye'den böyle mi ayrılıyor acaba? Ağır bir laf olacak ama dünya için esas tehlike Türkiyeleşmek. Malezyalaşmadan önce bunu düşünmek lazım..
http://www.haber7.com/artikel.php?artikel_id=139751
(bkz: tuğçe baran)
Memlekette çok saçma yer gördüm ama bu kadar bilerek ve isteyerek berbat edilmiş bir yer daha görmedim.
Katiyen bir daha gitmek istemem, kimseye de önermem.
Mikro bir Türkiye de denilebilir. Her şey var!
Harap olmuş bir tarih, yerinden edilmiş Rum, Türk, Kürt binlerce insan, terk edilmiş çok güzel köyler, feci bir ırkçılık, katledilmiş bir doğa, inşaat mafyası, diz boyu yolsuzluk, sırf birileri para kazansın diye yapılmış saçma sapan ihaleler, mimari katliam, Kürt-Karadenizli savaşları, keçi terörü, kuşların göç yolları üzerine kurulmuş kaçak oteller ve insanı çileden çıkaracak kadar bol miktarda dedikodu, dedikodu, dedikodu...
Bunların hepsi ana karada da var evet ama arada şöyle bir fark var:
Burası hap kadar ve yukarıda saydığım kötülüklerin, rezilliklerin hepsini aynı anda, aynı noktada görebilmen, hissedebilmen ve kahrolman mümkün. Kaçacak yer yok.
Kaleköy'deki Yakamoz restorandan bir güneş batımı izlemek mesela yeterli. Sırasıyla: Güneş, hemen altında ne işe yaradığı belli olmayan ama birilerini mutlaka çok zengin etmiş bir mendirek, onun solunda Belediyenin yaptırıp sonra özelleştirdiği ve bugüne kadar gördüğüm en çirkin otel olan Gökçeada Resort, ikisinin arasında mendirek yüzünden devridaimi kaybolmuş ve sığlaşmış ve doğal dokusunu kaybolmuş bir koy, hemen biraz daha solda binası ve KULESi olmayan dolayısıyla ne için yapıldığı yine tartışmalara açık dev bir havaalanı, birbirinden çirkin ve dökülmekte olan okul binaları, başını biraz döndürünce arka tepede terkedilmiş bir Rum köyü, aklında burada doğum yok, ölüm var sadece diyen kadın ve..
Devam edemeyeceğim..
Parmağını uzatıp orası nedir? demenle beraber en az iki sayfalık bir bilgi akışı başlıyor. Kime sorsan başka bir şey söylüyor.
Hayatımda hiç bu kadar bilgi kirlenmesine uğradığımı hatırlamıyorum.
Karadenizlisi ayrı konuşuyor, Kürdü ayrı konuşuyor, istanbullusu ayrı konuşuyor, askeri komple ayrı konuşuyor..
Ada tümüyle faşizme ve keçiye teslim olmuş durumda. Herkes herkesten ölesiye nefret ediyor. Rumlar temizlendi şimdi sıra birbirlerinde.. Bu arada malı götüren götürüyor. Serbest dolaşan ve ancak kesilecekleri zaman aranılıp bulunan keçiler ise diken hariç adadaki bütün bitkileri yemiş yutmuş durumda. Ne güzel değil mi! Etrafını dikenli telli duvarlarla çevirmezsen tek bir ot yetiştiremiyorsun ama zaten kimin umurunda otmuş, ağaçmış, dünyanın en sulak ikinci adasıymış, bir zamanlar her taraf meyve bahçesiymiş, sonradan gelenler yakacak odun diye meyve ağaçlarını kesmişmiş...
Hele Şirin Köy gibi kendisinin tam tersi isimler takılmış radyasyon köyleri var ki olamaz dehşette.. Sovyetler Birliği zamanında nükleer denemeler yapılırken inşa edilmiş sonra terk edilmiş böyle hayalet şehirler vardır. Semipalatinsk gibi.. Onların küçüğü sanki bunlar. Bulgaristan'dan kaçan Türkler yerleştirilmiş zamanında. Kaçtıklarına pişman mıdırlar acaba?
Özetle ada manen ve maddeten çipçirkin bir yer olsun diye 85 yıldır elbirliğiyle uğraşılmış, uğraşılmaya devam ediliyor ve anladığım kadarıyla da özel bir çaba ve emirle de bu katliama devam edilecek. Belediyesi ayrı, özel teşebbüsü ayrı, askeri ayrı.. (Askerin diktiği yirmi otuz dönümlük çam ormanını tenzih ederim ama şehir içinde diktikleri binalar dünya çirkinlik rekoruna doğru hızla gitmekte)
***
Türkiye'yi hap; olmuş karşıma çıkmış gibi hissettim. Derin bir yeis ve dehşetle, tüylerim diken diken adadan ayrıldım. insanlar da Türkiye'den böyle mi ayrılıyor acaba? Ağır bir laf olacak ama dünya için esas tehlike Türkiyeleşmek. Malezyalaşmadan önce bunu düşünmek lazım..
http://www.haber7.com/artikel.php?artikel_id=139751
(bkz: tuğçe baran)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar