bugün
- sokak kedilerine örgütlü saldırı başlayacağı gün16
- köpekler uyutulursa olacaklar8
- türkiye akp lidir akp'li kalacaktır13
- kadir mısıroğlu'na bir söz bırak14
- amında oyalanmak istiyorum12
- jose mourinho34
- anın görüntüsü11
- kizil kara19
- kadir mısırlıoğlu seven mhp'li sorunsalı15
- 1 metre 55 santim balonu ağzına alan kız12
- eskorta 220 bin lira gönderen adam9
- barbara palvin'in aldatılması15
- bu gece intihar edeceğim17
- albay kemal17
- tecavüz ettiği kızlarını müge anlı da arayan baba18
- magicovento cesurluğu17
- aşkım kapışmak8
- erdoğan'ın mülteci sevdası19
- enes kanter'in cemaate 110 milyon dolar vermesi27
- bir erkeğe nasıl aşık oldunuz32
- siyasal islamcıların aslında kötü olmaması14
- beli açıp kot şort giymek10
- ahmet uğurlu16
- ismail kartal9
- sözlüğün en güzel kızından aldığım iltifat11
- ağızdan çiş kokusu gelmesi15
- sağlık bakanının suriyeli rakamları12
- fenerbahçe seneye sistemi yenebilecek mi13
- galatasaray'ın en son kırmızı kart gördüğü derbi10
- kılıçdaroğlu'nun kuracağı partiye isim önerileri10
- ateistlerin zeka seviyesi düşüktür15
- jose mourinho nun fenerbahçe ye transferi14
- dinci zekası8
- magicovento38
- cennette ergenliğe yeni giren eşleriniz olacak30
- ben 76 yaşındayım beni tahrik ediyorsun15
- avrupalılar niye mülteci istemiyor sorunsalı10
- sözlük kızları sözlük erkeklerine yazıyor mudur17
- pedofiller niye uyutulmuyor sorunsalı8
- bir erkeğin bir kadına çicek alması16
- almanyada hilafet gösterisi12
- 99 098 146 tl satılan saat12
- 28 mayıs 2013 taksim gezi parkı direnişi11
- almanya türkiye emeklilik karşılaştırması11
- atatürkün mason localarını kapattırması13
- atatürk'ün kuran'ı kerim'i tercüme ettirmesi8
- d varank21
- uzun entry giren erkek9
- ayak fotosu isteyen yazarlar9
- zalbert ramstein den alt dudak almak8
--spoiler--
Sulhi daha ortaokuldayken okumaya başladığı romanların etkisiyle uzaklaşmış, farklılaşmıştı insanlardan. Edebiyat böyledir işte. insanları hem yakınlaştıran hem de uzaklaştıran bir etkisi vardır ve yakındı uzaktı derken, bir bakmışsınız gözünüz bozulmuş, ensenizde berbat bir ağrı.
Sonra, Dostoyevskiyi lisedeyken, hayatının baharındayken okuyan biri iflah olur mu?
Duygularını pek belli etmeyen, hiç şaşırmaz, hiç heyecanlanmaz gibi görünen babası söz etmişti bir akşam Dostoyevskiden. Salondaki kanepede yan yana oturuyorlardı. Bira bardağıyla mercimek çorbası içerken sormuştu Sulhiye, Suç ve Cezayı okudun mu? Sulhi okumadığını söyleyince, babası onu en çok etkileyen kitaplardan biri olduğunu söylemişti, gözle görünür bir heyecanla. Bu baştan aşağı tecrübe ve akıl dolu adamın, dünya üzerindeki hiçbir şeye şaşırmazmış gibi görünen bu adamın çok etkilendiği kitap Sulhinin ilgisini çekmiş, o gece salondaki kitaplıkta yıllardır gördüğü, sırtını açık kahverengi orlondan yelek giymiş ihtiyar bir kadının sırtını seyreder gibi seyrettiği kitabı eline almıştı. insanoğlunun değişmez tarafını, ortak ruhunu eline almıştı, okumuştu. insanlar önce yakınlaşıyor, sonra uzaklaşıyor, sonra tekrar yakınlaşıyor, Sulhinin gözleri yavaş yavaş bozuluyordu.
Sulhi, Dostoyevskiyi okuyunca, insan toprağının altını üstüne getiren bir köstebeğe dönüşmüştü. Artık, insanların bütün konuşmalarını, davranışlarını bir resim gibi seyrediyordu. ikiye bölünmüştü. (Ama böyle olanların psikiyatra gitmeleri söylenir, hemen küçük bir kâğıda isim, telefon, adres yazılır; çok iyi bir adamdır, ücreti de makuldür.) Yaşayan Sulhi, seyreden Sulhi. Dostoyevski Rus işi bir bıçakla onu ikiye ayırmıştı. ihtiyarın gözü iyi görmediğinden ya da çişi geldiği için acele ettiğinden, tam ortadan bölememiş, Sulhinin seyreden yarısı daha büyük olmuştu. Alın size iki Sulhi. Birken iki oldu reddedeceğiniz, aranıza almayacağınız insan.
--spoiler--
Sulhi daha ortaokuldayken okumaya başladığı romanların etkisiyle uzaklaşmış, farklılaşmıştı insanlardan. Edebiyat böyledir işte. insanları hem yakınlaştıran hem de uzaklaştıran bir etkisi vardır ve yakındı uzaktı derken, bir bakmışsınız gözünüz bozulmuş, ensenizde berbat bir ağrı.
Sonra, Dostoyevskiyi lisedeyken, hayatının baharındayken okuyan biri iflah olur mu?
Duygularını pek belli etmeyen, hiç şaşırmaz, hiç heyecanlanmaz gibi görünen babası söz etmişti bir akşam Dostoyevskiden. Salondaki kanepede yan yana oturuyorlardı. Bira bardağıyla mercimek çorbası içerken sormuştu Sulhiye, Suç ve Cezayı okudun mu? Sulhi okumadığını söyleyince, babası onu en çok etkileyen kitaplardan biri olduğunu söylemişti, gözle görünür bir heyecanla. Bu baştan aşağı tecrübe ve akıl dolu adamın, dünya üzerindeki hiçbir şeye şaşırmazmış gibi görünen bu adamın çok etkilendiği kitap Sulhinin ilgisini çekmiş, o gece salondaki kitaplıkta yıllardır gördüğü, sırtını açık kahverengi orlondan yelek giymiş ihtiyar bir kadının sırtını seyreder gibi seyrettiği kitabı eline almıştı. insanoğlunun değişmez tarafını, ortak ruhunu eline almıştı, okumuştu. insanlar önce yakınlaşıyor, sonra uzaklaşıyor, sonra tekrar yakınlaşıyor, Sulhinin gözleri yavaş yavaş bozuluyordu.
Sulhi, Dostoyevskiyi okuyunca, insan toprağının altını üstüne getiren bir köstebeğe dönüşmüştü. Artık, insanların bütün konuşmalarını, davranışlarını bir resim gibi seyrediyordu. ikiye bölünmüştü. (Ama böyle olanların psikiyatra gitmeleri söylenir, hemen küçük bir kâğıda isim, telefon, adres yazılır; çok iyi bir adamdır, ücreti de makuldür.) Yaşayan Sulhi, seyreden Sulhi. Dostoyevski Rus işi bir bıçakla onu ikiye ayırmıştı. ihtiyarın gözü iyi görmediğinden ya da çişi geldiği için acele ettiğinden, tam ortadan bölememiş, Sulhinin seyreden yarısı daha büyük olmuştu. Alın size iki Sulhi. Birken iki oldu reddedeceğiniz, aranıza almayacağınız insan.
--spoiler--
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar