bugün

seni buralarda bir özleyen var

kişiye özlendiğini anlatan söylem.

biraz buruk bir duygu yüklendi sevgilerime,
gözlerin ara sıra takılırsa ötedeki karlı dağlara,
kulakların zamansız deli gibi çınlarsa,
bilki biryerlerde özlenmişsindir.

sevmek seni seviyorum demek değil,
seni seviyorum derken felç tavuk gibi titremektir,
hatırlar mısın ben sana seni seviyorum dediğim an,
elindeki bardağı düşürüverdiydin.

ve senin olmadığın o zamanlarda,
dediğimde bile titremekten felç oldum, yatalak ettin beni,
eğer platoniktim, iyce platonikleştirdin
platonik platonik devam ediyorum.

ölüm ölüm dediğin nedir ki gülüm?
ben senin için yaşamayı göze almışım,
ve şimdide ölüp giderim burda acı çekiyorum.

ben sana karşı hiç pinti olmadım,
gittim param yoktu iki milyon tacettinden borç aldım
pastahaneye vardık beraber bir külah dondurmayı yaladık ikimiz bir,
o bir külah dondurmanın ne kadar değeri var bilir misin?

kıymetimi bilmedin, araban yok diye beni sevmedin, surat yaptın,
ben gider iki milyon daha alırdım tacettinden,
seninle minübüse atlar gezerdik, minübüsün camında piyasa yapardık,
neden böyle icab etti bilmiyorum?

sana köylerdeki kırklı erkekler gibi değer verirken,
sen gözümün yaşına bile bakmadın,
yüreğimi şişledin, adı belli beni mahfettin,
kendimi geçtim, bildiğin savaştan çıkmış boz eşeklere döndüm.

bana camekan ilacı yaptın sanki,
kırdın geçirdin beni,
kıymet bilmezmişsin vefasız,
hay adı batmayasıcanın kızı.

yazıklar olsun sana,
körpecik kalbimdeki büyüttüğüm yetiştirdiğim sevgiyi mahfettin,
ne diyeyim yolun açık olsun, benden uzak ol,
adı batasıcanın eniği.