bugün

atatürk ile ilgili bilinmeyen gerçekler

Neresinden tutarsanız tutun elinizde kalan, diyalektikten yoksun, Kuran'ı değil safsataları temel alan dinci, arap özentisi kardeşlerimizin(!) yüzümüze vurduğu gerçeklerdir. Nereden başlayayım, ne diyeyim bilmiyorum.

1. Saltanatın Kaldırılması ve Mensuplarının sürgün edilmesi...
Sanki Kuran'ın emirlerinden biriymiş gibi, saltanatın kaldırılmasını dine aykırı görmüş adam. ince görmüş... Saltanat kaldırılırsa, elbet, mensupları da olası bir geri dönüş için sürgün edilecek tabi ki..

2. Medreselerin Kapatılması ve Halka dini öğretimin yasaklanması; Harf Devrimi; tekke ve zaviyelerin kapatılması, dil devrimi...
En çok güldüğüm mesele ise bu... Sanki Medreseler kapatılmadan önce dinini öğrenebiliyorlarmış gibi bok atmışlar. Bak, Kuran dersini günümüzde okullarda vermeye çalışan eski Mili Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ne diyor: "Biz Türkçe gibi Kuran okumayı öğreteceğiz. Zaten şu anda Arapça seçimli. Arapça öğretmeyeceğiz. Arapça lisanıyla Arap alfabesine dayalı Kuran okuma ayrı. Yani çocuk Arap harfleriyle bir kelimeyi okumayı öğrenecek ama okuduğu şey Kuran olacak. Bir müfredat oluşturacağız. Okuyacak ama anlamayacak. Zaten Kuran okuyanların büyük bölümü anlamazlar onu bir kutsal bir kitap olarak okurlar". Ne güzel değil mi? Okuyacak ama anlamayacak, sen de o çocuğa dinini öğrenmiş diyeceksin. Dini bütün olmak, anlamadığın bir metni ezberleyip caka satmak değil, yazılı metinin içindekileri hayatına uygulamaktır. Bunun yolu da anlamaktan geçer. Benimsemen için ilk önce anlaman gerekir. Yok ama, arapça olsun, ezberlesinler, sure okusunlar ama ne dediklerini bilmesinler. Kuran'ı Türkçeleştirip anlanılmasını sağlayan mı dine ihanet etmiştir; yoksa hiçbir şey anlamadan salt metni ezberletip, insanların yüreğine korku salanlar mı?

3. Halifeliğin Kaldırılması
Osmanlı döneminde sanki çok işe yaramış, araplar "gavur" dedikleri adamlarla bir olup Osmanlı'yı sırtından hançerlememiş farz ettikleri kesin. Bunu iddia eden arkadaşlar, emperyalist hıristiyan devletlerine karşı ayaklanmış bir tane arap milleti göstersin sözlerimi geri alacağım. Hıristiyanla bir olacaksın; ondan sonra halifelik diye bangır bangır bağıracaksın. Yok öyle şey...

4.Şapka ve Kıyafet devrimi...
Altına da "Ulema, seyyid-şerifleri ve hocaların idam edilmesi" yazmış; yüzbinlerce yalanını geçtim, sanırsın bu adamlar şapka giymedikleri için idam edilmiş! Senin hacı, hoca, ulema dediğin adamlar, kendi dinlerini yarattılar adını da utanmadan islamiyet dediler. Kuran'ı Kerim'de yazmayan şeyleri, sanki Allah kelamıymış gibi halka öğrettiler. Şirk koştular demiyorum, bu adamlar kendilerini bizzat Tanrı olarak gördüler... Oysa Mustafa Kemal'in dediği basitti: Dininizi, kendine hacı hoca diyen dolandırıcılardan değil, Kuran'dan öğrenin. Bugün bile Kuran'ı Kerim'in türkçe olmasına karşılar. Neden? Çünkü din adı altında, kendi sözlerini Allah kelamı diye millete yutturamayacaklar.

5.Laikliğin Kabulü...
Dini sömürü bu kadar yoğun olunca laiklik kaçınılmaz oluyor. Bir nevi politikacıların, hacıların, hocaların eli din sömürüsünden çekiliyor. Bakın ne diyor Mustafa Kemal Atatürk: "Mensubu olmakla mütmain (tatmin) ve mesut bulunduğumuz islâmiyet dinini yüzyıllardan beri alışılmış olduğu üzere bir politika aracı durumundan kurtarmak ve yüceltmenin kesin elzem olduğu gerçeğini gözlüyoruz. Kutsal ve tanrısal olan inanç ve vicdani kanaatlerimizi, karışık ve dönek olan her türlü çıkar ve tutkusuna sahne olan politikacılardan ve politikanın bütün organlarından bir an evvel ve kesinlikle kurtarmak, milletin dünyevî ve uhrevî (ahretle ilgili) saadetinin emrettiği bir zorunluluktur". Bu kadar basittir. Dinini politikacı da olsa kullandırmayacaksın, Allah adını kirli, yalanlarla dolu siyasetin içine sokmayacaksın. Her dine saygılı olacak, her dinin özgürce yaşanmasını sağlayacaksın.

6.Soyadı Devrimi...
En anlayamadığım da bu... Adam soyadının olmasından şikayetçi. Kafaya bak. Bir de kendine Atatürk soyadını verdi diyor. Hey Allah'ım!!!