bugün

unut gitsin

unut gitsin diyorum
vapurların bir o yakaya
bir senin bulunduğun yakaya gidişlerini hatırlayınca

kedilerin tırmalamalını anımsıyorum
küçükken hani
hani neyin zarar neyin fayda olduğunu bilmezken
her gördüğümüz canlıya musallat olduğumuz zamanlarda işte;
severken sokak kedilerini
hep tırmalamışlardır ellerimi
oysa sevmiştim/seviyorudum ben...
güzeldiler hep, -o kadar güzeldiler ki sevmek icap ederdi-
ağlamakla veda ettim daima kanlı tırnaklarına kedilerin
ciziklerin acısı değildi göz yaşımı davet eden
sevdiğim kediciğin sevgisizliğini tırnakları ile yansıtmasıydı anladığım/ağladığım...

unut gitsin diyorum kedilere ve tüm tırmalanmışlıklarıma
unutup gidiyorum da tüm sevmişliklerimi
kanım kalsın tırnaklarınızda ey güzel kediler
içleri dolarda çizemez belki başka sevgilileri...