bugün

yaşar usta

rte'nin ustalık dönemini görse ak parti merkez binasına gider ve kuvvetle muhtemel şöyle bir konuşma yapardı ;

"bak beyim, sana iki çift lafım var. koskoca başbakansın. paran var, pulun var, her şeyin var. binlerce kişi çalışıyor emrinde. yakışır mı sana ekmekle, özgürlükle, gelecekle oynamak ? yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu hapse atmak öldürmek? ama nasıl yakışmasın! sen değil misin bunları yapan, bir damlacık özgürlüğü çok gören. anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor, özgürlük istiyor. ama ben boşuna konuşuyorum. sevgiyi tanımayan adama, sevgiyi öğretmeye çalışıyorum. hıh, sen, büyük başbakan, milyarder, gemicikler sahibi rte bey! sen mi büyüksün? hayır, ben büyüğüm! ben, yaşar usta! sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç! gözümde pul kadar bile değerin yok. ama şunu iyi bil, ne geziye, ne de odtü'ye hiçbir şey yapamayacaksın. yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. çünkü biz bir birimize avantayla değil, sevgiyle bağlıyız. bizler birbirimizi seviyoruz. biz bir aileyiz. biz güzel bir aileyiz. bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun? dokunma artık memleketime! dokunma işçiye! dokunma öğrenciye! dokunma düşünüre! eğer onların kılına zarar gelirse, ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, yaşar usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni! anlıyor musun, vururum ve dönüp arkama bakmam bile!"