röportaj

entry25 galeri
    18.
  1. salakça bi durum lan aslında bu. adamın elinde fotoğraf makinesi var. kağıtlar var, kaydedici var. geliyo "sizlen röportaj yapıcam" diyo. napıcan lan röportajı, "gazeteye koyucam". niye lan koyucan gazeteye, e işte insanlar sizi merak ediyo, nasıl böyle oldunuz diye. sanki evrime geçirip maymun olduk. normal işte. normal sıradan hayat yaşıycam, size ne.

    neyse efendim al takke ver külah, iyi tamam dedik. beni koy o gazeteye, insanlar rahatlasın, halbuki madem gazetende boş yer var, bakkal yusuf pezevengini koysana. limonun tanesine 1 lira diyor adam, toplumsal yara değil mi bu? halkı bilinçlendirsene.

    neyse efendim, geldi fotoğraf makinesi filan, fotoğraf da çekecekmiş. tutturdu kediyle çekicem diye. lan napıcan kediyi. "e işte sanat hayatını bitirdi de kedilerle kafayı bozdu" diye yazıcan dimi. koyayım kediyi kafaya kel çıkmayayım o zaman. çaki ibnesi de, doğuştan artist, hemen kuruldu kucağa veriyor pozu.

    "neden mizah, neden böyle bir tercih"

    valla bilmiyorum abicim dedim, kısmet işte, bakkal mı olsaydım yani? ben de mi limonun tanesini 1 liradan satsaydım yusuf gibi. ben bu yolu seçtim.

    "neden vazgeçtin" dedi bu.

    vazgeçmedim lan, hala gülüyom ben, mizahın içindeyim, ben gülünce millet de bana gülüyo hala, küçük yer burası, tutturabildiğine, misal bak bakkal yusuf'a, limonun tanesine 1 lira diyo. hadi ben yemiyorum sen yemiyorsun ama, demek yiyen var, satıyo.

    bozuldu bu iyice, "ya abi allah aşkına ciddi ol biraz" dedi. dedim "oğlum millet beni napsın, küçükken altıma işerken tanıyan adamlar bunlar beni, neyimi merak edecekler"

    sordu bişeyler, yazdı, ben düzelttim. gitti.
    0 ...