bugün

ali ismail korkmaz

hala aklım almıyor ha. aynı yerde, aynı sebeple, aynı amaçla yanımda duran adamdı. ben kaldım o gitti. belki de yanımdan geçmiştir, belki de yüzüne limon sıkmışımdır, belki o beni tam düşecekken kaldırmıştır, belki önümü göremeyecek kadar kötü olduğum anda koluma girip beni kenara götürenlerden biridir, belki de ben koşarken koluna girmişimdir... aynı yerdeydik, aynı havayı soluduk, kolkola bağırdık ama o bugüne çıkamadı. dostum bugün çok ağladık sana, belki omuz omuza da bağırmışızdır, belki beraber barikat da kurmuşuzdur bilmiyorum ama babanın eline bir demet beyaz gül verdim, dedim ki hataya götür mezarına bırak. bırakacaktır eminim. senden ik isteğim var; biri abdocana selamımızı ilet, diğeri de hakkını helal et.