gülcan, ibrahim i bekler... elinizi ısırarak ağlamak farzdır filmde,
ibrahim in dönüşüyle, başındaki tüylü şapka..
ölen hayırsız sevgilinin, elini öpüp anlına koymak. nedir?
can alıcı sahnelerden biri, gülcan'ın çocuğu boğularak ölüyor.
"babası gelmeden gömmem" diyerek çaresizlik içinde evde ölmüş çocuğunun başında bekliyor gülcan.
ahali de gülcan ın başına toplanıyor
"etme kızım böyle bekletilmez mefta, açıkta duramaz, kokar, çürür"
diyerek uyarıyorlar. gülcan "her gün sabunlayıp siliyorum" diyor.
kameranın o an yatakta cansız yatan çocuğun yüzüne yaklaşıp
saniye saniye çocuğun yüzünün morarıp şişmesi görüntüler. bu sahne ciddi anlamda can alıcıdır.
öte yandan,
gülcan kaza sonrası kocasını ve onun metresinin birlikte yerde yatan cansız bedenlerini görür.
artık gülcan yapayalnızdır. hem çocuğunu hem de kocasını ölmüştür. o sırada çalıların arasında ağlayan bir bebek görür,
bebek kocasının metresinden olan çocuğudur. bebeğe doğru yürür. o sırada bebek arabadan kopan bir parçayı
elinde sallayarak ağlamakta ve gülcan a bakmaktadır. gülcan bebeğe yaklaşır ve bebek çalılar arasında
tökezleyerek gülcan'ın ayaklarına doğru emeklemer. bebeğin emeklemesini kamera öyle güzel yakalar ki,
bebeğin o çaresiz ve korumasız halini anlatabileceği en iyi şekildir o. gülcan bebeği kucağına alır,
fonda en başta attığım linkteki seha okuş'un harika ve yalın yorumuyla, hasretinle yandı gönlüm çalar
ve film ağlatarak, sona erer.