mümkün değil unutmam, unutur muyum lan, üzerinden geçen altı muhteşem doğum günü kutlaması dahi o unutulan kadar akılda kalmadı.
- hassiktir, markete gittim bira aldım, cips almayı unuttum hayatım.
+ sen zaten hep unutuyorsun, doğum günüm gibi...
her unutulan bir şey ile laf sokmalar... artık eskisi kadar ateşli olmasa da arada hatırlatılır.
bu özel gün olayı kadın insanında çok mühim bir yer kaplıyor, yapacak bir şey yok, hayat felsefeleri buna müsait. detay insanları.
sonu yok sorun burada.
ilk buluştuğumuz gün, ilk öpüştüğümüz gün, ilk seviştiğimiz gün, sözlendiğimiz gün, nişanlandığımız gün, evlilik yıl dönümü,
anneler günü, doğum günü, ilk hamile kaldığını öğrendiğimiz gün...
bir erkek olarak benim bu kadar günü aklımda tutmam mümkün mü ?
özel günlerle kalsa yine iyi.
- ilk buluştuğumuzda benim üzerimde ne vardı ersoy ?
+ hayatım ben senin gözlerine bakmaktan üzerinde ne var inan dikkat etmedim.
yalanını sikeyim.
bu soru en az senede üç kere sorulur. bugüne kadar yüz kırk elli beş kere sorulmuş tarafıma, bilememişim, unutmayayım diye cevabı verilmiş,
yaz bir yere değil mi amına koyayım. yok yine unutuyorum.
ben o gün üzerinde ne vardan ziyade içtiğimiz dört fincan kahve ile iki bardak çaya kaç para verdiğim hatırlıyorum. onu sor !
bana matematik sor, benim kafa bu yönde çalışıyor.
gelinliğin kaç provada hazır hale geldiğini niye soruyorsun, peşinat ne kadar ödediğimi, kalanını kaç taksitle ne kadara ödediğimi sor.
altına aldığım beyaz ayakkabının tabanına kimlerin ismini yazdığımızı ve kimlerin isimlerinin silinip kimlerin silinmediğini,
silinenlerden hangilerinin evlendiğini neden soruyorsun ? soracaksan tezgahtarın 80 tl deyip benim "abi 50 olmaz mı" diye derin
bir pazarlığa girip üzerine bir de damat terliği alıp 100 tl ödediğimi sor ?
bana bunlarla gel.
her aya ait özel bir gün kesinlikle var. ben, hangisiydi lan bu ay derken arada doğum gününü unutmuşum, çok mu ?
- peki hayatım benim üzerimde ne vardı ?
diye bir soru soruyorum...
+ mavi bir gömlek, lacivert kot pantolon, spor ayakkabı, sağ ayakkabının ipi diğerinden daha uzun bağlandığı için ip yere değiyordu.
günlerden perşembe nisan ayının güzel bir günüydü. hava sıcak tişört giymeye müsait olmasına rağmen yağmur yağar diye giymemiştin...
lan ben o güne dair bir sikim hatırlamazken eşim, gittiğimiz yeri, servis yapan çalışanın saç modelini, gelen kahvenin yanındaki şekerin
markası ve daha ne kadar gereksiz detay varsa hatırlıyor. mühim bir gün eyvallah ama ne gerek var ?
böyle böyle gidiyor ve ben anlamıyorum, bunları hatırlamayan bir erkek neden öküz olur ?