Georg Friedrich Handel'in 11. süiti, ya da bildiğimiz adıyla Sarabande. Kelime ispanyolca kökenli olup yavaş tempolu eski bir ispanyol dans türünü temsil eder. Handel'in günümüzde bolca kullanılan bu eseri, başta orkestra, klavsen, gitar, piyano yorumu olmak üzere birçok enstruman solosu ve karmasıyla icra edilmiş ve notaların sihrinden midir hepsiyle de aynı etkiyi yaratmıştır. Epik, bir o kadar coşkulu ve ilham verici, dinleyenin içine işleyen ve kolay kolay da kulaktan çıkmayan melodisiyle bir Barok Dönem ve Handel şaheseri.
2002 yılında Levi's kotlarının belki en etkileyici reklamlarından birini izledik. Freedom to Move isimli klipte bir erkek ve bir kız engel tanımadan önlerine çıkan duvarları yıkarak tüm enerjileriyle koşuyorlardı. Kulağımızda gene O Müzik vardı. Özellikle yavaşlayan orta bölümde gençlerin yürürken birbirlerine meydan okuyan bakışları, müzikle uyumun bir reklamın başarısında ne kadar önemli olduğunu da vurguluyordu.
2004 yılında buz pistlerinde görüyorduk Sarabande'yi. Görüyorduk diyorum çünkü kanlı canlı bir Sarabande vardı: Bulgar Albena Denkova ve Maxim Staviyski çifti, madalya getiren serileriyle Avrupa Artistik Patinaj Şampiyonası'nın en akılda kalıcı serisini sunuyorlardı. Çıkış bölümünde genç kadının partnerinin üzerinde amuda kalkması gibi sahnelerle müzik daha da vücut kazanıyor, iliklere kadar işliyordu. Çift geçen yıl Dünya Şampiyonu olarak o yıl uğradığı haksızlığı da telafi etmiş oldu.
iş Bankası'nın da ünlü/ünsüz birçok simanın görüntülerde yer aldığı reklamlarında Haluk Bilginer'in seslendirmesine eşlik eden parça gene Sarabande'ydi. Bulunduğu her ortamı hâle gibi aydınlatan, hiç klasik eser dinlememiş birini bile esas duruşa geçirecek parçayı son olarak Binbir gece'de halit ergenç'in at sürmesiyle hatırladık.