kum saati

entry32 galeri
    24.
  1. KUM SAATi

    Gobi Çölü'nü geçen kafile uzunca bir süre suskunluğun gölgesinde yol aldı
    Ölümü Glock marka tabanca kurşununda buldu zavallı Jinsan
    ve Nev Yorklu güzel kedisini okşuyordu gün batımına doğru
    Hangi dilde yazılırsa yazılsın sonbahar hiç böyle yakışıklı durmamıştı bizde şimdiye dek
    Öyle değil mi Nelly?

    Devrilen Lenin büstlerinin altında kalan papatyadan kime ne
    Devlerin ülkesine baldırı çıplak saldırırken Don Kişot'u bir de böyle düşün
    Kül rengindeki bulutlar tümüyle çalınırken cırtlak kızıla Kenai'de
    Çığlık çığlığa, nefes nefese Es Es askerleri süngülerinde masum birer ruah taşıyorlardı

    Bilmem saat hangi çileyi hangi çileye bağlarken, bir çile bitiyordu ellerinde Hanife Ninemin
    Tiflis'te açlık diye haykırıyordu gazeteci çocuk bölüşürken bir lokma ekmeği geceleri kardeşi ve annesiyle birlikte
    Listede adı geçenler okunuyordu yorgun gözlerinde, imza, ardından mühür, uykuya dalmıştı Alkatraz'daki müdür
    Demiri eritirken Kırgız Kınay, şekil verirken kan ter içinde kaldı; örs, özengi, çekiç

    Neyse pencere kenarında begonya büyütmek şöyle bir yana dursun
    diye düşünürken
    Şiire yazılmış bu papirüs avuçlarımın arasında bir parça saat oldu, birazcıkta kum
    Gözüm anne yadigarı o fotoğrafta takılı kaldı
    Sonra uyumuşum.

    ViranŞairi
    0 ...