ali şeriati

entry213 galeri video3
    105.
  1. tüm eserlerini henüz okuyamadım, ama şu söylenebilir ki en elle tutulur yanı yazdıklarında 'mutlak doğru olan benim dediğimdir, ben din alimiyim' tipinde bir mesajı yok; din adamı ve din alimi adı altında çıkıp ahkam kesen, kafasına göre dini hüküm belirleyen...lerle karşılaştırılırsa hele hiç yok; ki eklektik ve eleştirel yaklaşımı düstur edinmiş bir sosyal bilimciden de bu beklenir; hatta tüm sosyal bilimcilerden de bu beklenmeli. ki öyle olmasa bile la ilahe illallah demiş birine tesir etmemeli bu tutum. özellikle avrupa aydınlanma dönemi ve sonrasında her alanda benimsenen ve dinleri uzakta ve insanların kendi içinde yaşaması gerektiğini savunup bilhassa sosyal bilimleri ve dolayısıyla onun ilgi alanı olan insanı ve toplumu sekülerleştiren ve insanın doğasında olan inançlarını onu bizzat ilgilendiren bilimlerde hiçe sayan pozitivist akıma bir hayli giydirir yazdıklarıyla.

    "eğer insana karşı sorumluysak, Allah'ı, dünyada resmi din namıyla var olan bu donuk hurafe mecmuasından; aşk, irfan ve değer yaratmanın, insana anlam vermenin temel kaynağı olarak varlık, yaşam, adalet, ve özgürlüğü kapitalizmin elinden; insani eşitliği de Marksizm'den kurtarmamız gerekir. Bu bir insanın üç misyonudur." demiştir kendini devrimci yetiştirmek eserinde, ne güzel demiş.

    bugünün bilhassa arap yarımadası ve anadolu'da genel kabul görmüş islam anlayışı ise şu minvalde bir şeyler diyor buna karşılık: "eğer insana karşı sorumluysak, Allah'ı, dünyada resmi din namıyla var olan bu her alanda yaşayan, nefes alan, her yerdeki Allah'tan alıp uzakta bir yerdeki mitik tanrı anlayışına vermeli; aşk, irfan ve değer yaratmanın, insana anlam vermenin temel kaynağı olarak varlık, yaşam, adalet, ve özgürlüğü kapitalizmin eline vererek boyun eğmeli; insani eşitliği de Marksizm'e has tutup bunu savunan herkesi aynı kefeye koyarak kafir ilan etmeli, sonra da 1/40 zekat, fakirlik zenginlik allah'tan demeli , birileri açlıktan ölürken ya da akşamına kuru ekmeği zor bulurken birilerinin zengin olmasını meşru kılmalıyız. Bu bir insanın üç misyonudur."

    hangisi doğru gözüküyor?

    insanın üç misyonu dedikleri de şunlarla desteklenebilir:

    1- "ben görmediğim allah'a inanmam", ebu talip oğlu imam ali*.

    2- furkan 43:"iğreti arzusunu ilah edinen kişiyi gördün mü? Şimdi ona sen mi vekil olacaksın?"

    rad 11:"Her bir için onu önünden ve arkasından izleyen gözcüler vardır ki, kendisini Allah'ın emrine bağlı olarak koruyup denetlerler. Gerçek şu ki Allah, bir toplumun maruz kaldığı şeyleri, onlar, iç dünyalarındakini değiştirmedikçe, değiştirmez. Allah bir topluma bir perişanlık dileyince de artık onu geri çevirecek bir güç yoktur. Ve onlar için Allah dışında koruyucu bir dost da olamaz."

    3- Nahl 71: "Allah rızıkda kiminizi diğerlerine üstün tutmuştur. Üstün kılınanlar, emirleri altında bulunanların rızıklarını vermezler. Oysa rızıkta hepsi eşittir. Allah'ın nimetini bile bile inkar mı ediyorlar?"

    Bakara 219: "Sana uyuşturucuyu/şarabı ve kumarı sorarlar.De ki: "Bu ikisinde büyük bir günah vardır; insanlar için çıkarlar da vardır. Ama onların kötülüğü yararlarından çok daha büyüktür. **---Ve sana neyi infak edeceklerini de soruyorlar. De ki: 'Helal kazancınızın size ve bakmakla yükümlü olduklarınıza yeterli olanından artanını verin.'---işte Allah, ayetleri size böyle açılar ki, derin derin düşünebilesiniz."

    (bkz: hac/#19580895)
    (bkz: kendini devrimci yetiştirmek)
    (bkz: ideallerin yenilgisi)
    0 ...