bugün

ahmet davutoğlu nun ağlaması

esasen ağlamadığını gördüüğümüz sahnedir. ancak mesele gerçekten ağlaması ya da ağlamaması değildir. ağlamasının türkiye halkı üzerindeki etkisidir. nasıl bir halkız ki bu tip bir durumdan etkilenip sempatimizi artırabiliyoruz bu insanlara! bir bakan'ın o derece hüngür hüngür ağlaması kadar aciz bir an olabilir mi! nasıl türkiyede'ki cenaze törenlerinde sessiz sedasız ağlanıyor orda da o şekilde olabilirdi. yani başbakan diyor ya, 'adam gibi ölelim öleceksek' diye, e adam gibi de ağlayalım ağlayacaksak!
haydi ağladık, ağladık da ne yaptık? bu coğrafyada israil'in en büyük müttefikiyken neyin derdindesiniz! küçücük kızını zengin ve şan şöhret sahibi kocaman bir adama verip de sonra 'vah kızım' diye sahte sahte dövünen bir babadan hiçbir farkı yoktur bizim bağıranların ve ağlayanların!